Mihail Bulgakov'un çok büyük bir yazar olduğu kanısına vardım. Şarik'in gözünden anlatılan bölümlerde, ki yaklaşık emin olamamakla beraber kırk elli sayfaydı. o sayfaları okurken çok az beyin uyuşukluğu yaşamadım değil. Fakat sayfa 60 dan sonra Bulgakov adeta çakralarınızı açıyor. Bana bıraz franz kafkanın dönüşüm romanını da çağrıştırmadı değil. İlk bölümü Şarik'in ağzından okuyoruz ve birçok eleştiri ile karşılaşıyoruz. Sokaktaki yaşamını, halkın tutumunu, proleterlerin yaşam biçimini anlatıyor konuşma aralarında Şarik. Bir bakıma köpek aracılığıyla hiciv yapıyor Bulgakov. Derken birden ünlü bir bilim insanının sokakta bulduğu köpeği alıp,insaın erbezi ve hipofiz bezini nakletmesi ile başlıyor. doktorun yaptığı ameliyat sonrası köpek-insan olan Şarik'in nasıl kötü birine dönüştüğünü görüyoruz. Ve tam burda da OTOMATİK PORTOKAL kitaıbını okuyanlar beni anlayacaklardır ki alexe benzettım. "Seçme hakkına sahip olmayan kişi kişiliğini yitirmiş demektir." vede İyilik içten gelir. İyilik bir seçimdir. Bir insan seçemezse, insanlıktan çıkar.. alıntıları aklıma geliyor. Tam da boyle oluyor zaten artık Şarik hayvanlıktanda insanlıktan da çıkmıştı.Bu şartlarda dahi kendisine toplumda yer bulabiliyor Şarik tıpkı bu dönemde yaşayan insanlar gibi... (hayretle okudum bu kısımları) Özgürlük ; Kimsenin müdahalesi olmaksızın kendi özgür hür iradesiyle yaşayabilme” arayışıdır. Sürekli bir şeylerin değişmesiyle baş gösteren uyutma stratejisi işte bu özgürlüğün kısıtlanmasıdır. Özellikle medya, gazete, edebiyat döngüsü içinde boy gösteriyorsa, birileri çıkıp “Dur bakalım” diyor. Mizahla harmanlayarak, ince mesajlar veren o kişilerden biri Bulgakov. kesınlıkle okumanızı tavsıyer edıyorum.

Köpek KalbiMihail Bulgakov · İlgi Kültür Sanat Yayıncılık · 201818,7bin okunma

·

6 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.