Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
Okudukça okuyası geliyor insanın. Yaralı ruhlarımıza devâ gibi bir çağrı yapıyor Karakoç "diriliş çağrısı"; ruhun yeniden doğuşunun , hakikate dönüşün çağrısı! Kitabın 30. Sayfasına geldim daha. Ama kendimi alamadım incelemesini yazmaktan , dilim döndüğünce. Biz müslüman geçinen insanlara kaygısını sesleniyor, maddiyatın ötesine, hakikate çağırıyor. İçimizin putlarını yıkmaya, 'sefer der vatan'a * " lâ süpürgesiyle yolları süpürmeden illâ sarayına varamazsın '" dediği gibi velinin..Lâ, zihni olmazlardan ayıklarken illâ, ayıklanan zihne en temel gerçeği dikmektedir. İçimizdeki putları yıkmak; dışımızdaki putları yıkmak ve hakikat çağrısına yönelmek için anahtardır.İçimizdeki putlar nefsimizdir, benliğimizdir.İlahlaştırılan tüm o dışsal şeylerin hep içimizde putlaştırdığımız benliğimizden güç aldığını ifade eder Karakoç.Ve insanın tüm bunları yıkarak, ancak varoluş amacı olan 'Allaha kulluk etmek'le varoluşunun karakter kazanacağını söyler ki; Allah'ı tesbih eden tüm o varlıklar icinde kendisine irade bahşedilen insanın aldanmaları aşarak Allah'a yönelişi bambaşka bir değer kazanmaktadır. Bizi bir kez daha uyandırmalıdır ki bu yüce yönelişi kendi irademizle seçebiliyor olmanın tadına varalım. Sevgili Sezai Karakoç tüm bu ulvi çağrıları yaparken şöyle seslenir bizlere "öteki dünyadan önce bu dünyada 'ruh cehennemi' ne düşmeme direnişi ve sabrını sürdürmeğe çalışan Diriliş Çâğrısı yolcularıyız biz. Ya da daha doğrusu, böyle bir yolcu olmaktan öte bir amaç taşımama alınyazısını Ulu Yaratıcı'dan dileyen kullar". Ve umut fısıldar; "sürekli gece, sürekli kış, sürekli ölüm yoktur.." Allah ondan razı olsun. * sefer der vatan: yurtta yolculuk( iç yolculuk)
Gündönümü
GündönümüSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 2000633 okunma
·
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.