Gönderi

Önce sadece iyi niyetler vardı: “Kemalist tanımından vatanı savunan bir insanı anlıyorsak bütün halk Kemalistlerden oluşur ve Mustafa Kemal liderleridir.”34 Bu, sorunu iyice belirgin hale getiren bir ibaredir. l919-1920’de Heyet-i Temsiliye ve 1920’den itibaren Ankara’da toplanan Büyük Millet Meclisi' bu tür bir ikameydi, keza Mustafa Kemal’in kendinden menkul liderliği de. Fakat Mustafa Kemal rolünü o derece mükemmel sahneledi ki onun tarihsel önemi herkes için aşikâr bir hale gelirken ortada aslında bir ulusun olmadığı gözlerden uzak kaldı. Mustafa Kemal kendisi için şöyle der: “Ben, milletin vicdanında ve istikbalinde ihtisas ettigim büyük tekâmül istidadım, bir milli sır gibi vicdanımda taşıyarak peyderpey, bütün heyeti içtimaiyemize tatbik ettirmek mecburiyetinde idim”35 Mustafa Kemal Paşa’nın etrafında oluşturulan kişisel putlaştırma,36 politik söylem, başkentin çok kültürlü Istanbul’dan tereddüde yer bırakmayacak kadar milli karakterdeki Anadolulu Ankara’ya taşınması,37 mimarideki estetik kavramlar,38 hepsi ulusun ikameleriydi. Bu baglamda en özgün ve etkili fikirlerden biri de “Kurtuluş Savaşı’nın” ideolojik olarak yeniden konumlandırılmasıydı: Halk, toplumun önde gelenleri, subaylar, aşiret beyleri ve milli ordunun askerleri Kurtuluş Savaşı’nı Müslümanların Hıristiyan işgalcilere -Yunanlara, Fransızlara, İtalyanlara, Ingilizlere- karşı verdiği bir mücadele olarak telakki etmişlerdi. Ulusal direnişin desteklenmesi için yapılan çağrılarda Islâm ögesi vatanseverlik ögesinin hemen yanı başında ve belirleyici bir roldeydi. Mustafa Kemal zaferden sonra İslâmî bir onur unvanı olan Gazi unvanını aldı. Ama birçokları nezdinde dinî nedenlerle verilmiş bir savaş olan Kurtuluş Savaşı’nı sonuçta antiemperyalist bir mücadele olarak nitelendirdi ve bunu yaparken Kurtuluş’un hedefinin ne olduğu konusunda tereddütler oluşmasına izin vermedi de. Anti-emperyalizm, Türkiye’nin Batılı devletlerden iktisadi bagımsızlıgıyla ilgiliydi. Mustafa Kemal böylece ulusun kurtuluşu için çok önemli bir rol oynamış olmanın getirecegi meşruiyeti Islâm’ın elinden alıyor ve askerleri hâlâ Islâm için ölmeye devam ederken Kurtuluş mücadelesini sekülerleştiriyordu. Kemalizmin laik ulusu inşa sürecinde bu yeniden konumlandırma bir kilometre taşıdır. Kuruluş miti için din bundan böyle önemli bir rol oynamayacak, ne Kemalist dönemin tasvirlerinde ne de resmi hafızada insanlar dinleri için savaşmış sayılmayacaktır artık. 34 “Der Vertreter der Ankaracr Regierung ın Georgien Kazım Bey"Bjulleten,N. K. I. D, 1920, Nr. 52 (23 Aralık), s. 27 35 Gasi Mustafa Kemal Pascha, Neue Türkei, cilt l, s. 13. 36 Bu konuyla ilgili bkz. Dördüncü Bölüm. 38 Sibel Bozdoğan. Modernism and Nation Building; Turkish Architectural Culture In the Early Republic. Washington, 1001 [Modernizm vc Ulusun İnşası Metis Yayını. İstanbul. 2002)
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.