Her Türk evladının okuması gereken, bir başucu kitabı... Gazi Mustafa Kemal Atatürk, eserinde; Samsun'a çıkışından başlayarak, Cumhuriyetin kuruluşuna kadar geçen süredeki olayları ele alıyor. Osmanlı Devleti'nin I.Cihan Harbi'nden mağlup olarak ayrılması ve akabinde Mondros Antlaşması, daha sonra da Sevr'in dayatılmasıyla bir çıkmaza girdiği aşikardı. Mustafa Kemal'in ise aklında tek bir hedef vardı, Türk unsurunun hakim olduğu topraklar üzerinde, bir Türk devleti kurmak... Gazi Paşa, işte bu devletin kuruluş sürecini anlatıyor; bu süreçte sadece dış düşmanlarla değil içerideki hainlerle de verilen mücadeleye değiniliyor. Damat Ferit'in izlediği hain siyaset, Sultan Vahdettin'in içerisinde bulunduğu gaflet, imparatorluğu iş göremez hale getirmişti ve çöküşünü daha da ileriye taşıyordu. Bu durumlar karşısında yapılacak tek bir şey vardı: iş başa düşmüştü! Mustafa Kemal Paşa, Samsun, Erzurum, Sivas ve Ankara gibi şehirlerde milli mücadelenin temellerini atıp, milli mücadeleye girecek kadroları oluşturdu. Önce vatanı düşmandan temizledi, daha sonra da hep aklında olan o "Cumhuriyet" fikrini meydana çıkardı. Neticede yaptığı devrimler ile yıkılmış bir imparatorluğun küllerinden yeni bir devlet vücuda getirdi... Bir vicdani görev olarak da bu süreç içerisinde yaptıklarını, attığı her adımın sebep ve sonucunu bu kitabında tek tek anlattı. Nutuk, bizim kim olduğumuzu, şu anda üzerinde yaşadığımız bu devletin nasıl kazanıldığını bizlere anlatan kıymetli bir eser, hem tarihi, hem siyasi, hem de anı niteliğinde bir kitap. Bu kitap vesilesiyle, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve Türk ulusunun kurtarıcısı; Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk'e ve milli mücadeleye katılarak bizlere bu vatanı emanet eden değerli büyüklerimize bir kez daha minnet duygularımızı ve en içten sevgilerimizi sunuyoruz... Incelememi Mustafa Kemal Atatürk'ün biz gençlere verdiği şu öğüt ile bitirmek istiyorum: Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyet'ini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!

NutukMustafa Kemal Atatürk · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202027,6bin okunma

··

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yusuf Can