Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Delikanlılık dönemimin ve ilk gençliğimin çoğunda müzisyen özellikle de rock yıldızı olma hayalleri kurdum. Gitar eşliğindeki en uyduruk şarkıda bile gözlerimi yumar, kendimi sahnede hayal ederdim, kalabalığa bağıra çağıra şarkı söylerdim ve izleyiciler karşımda kesinlikle kendilerini kaybederlerdi. Bu hayal beni saatlerce oyalardı. Benim açımdan sorun haykıran kalabalıkların karşısında şarkı söyleyip söylemeyeceğim değil, bunu ne zaman yapacağımdı. Her şeyi planlamıştım. Ulaşmak istediğim yere ulaşıp kendi izimi bırakmak için yeterli enerji ve çaba yatırımını yapmadan önce zamanımı gerekli şeylere harcıyordum. Önce okulu bitirmeliydim. Sonra gerekli aletleri almak için para kazanmalıydım. Sonra prova yapmaya yetecek kadar boş zaman bulmalıydım. Sonra ilk projemi planlamalı ve duyurmalıydım. Sonra... sonra hiçbiri olmadı. Bu konuda yaşamımın yarısından fazla hayaller kurmuş olmama rağmen gerçek hiçbir zaman meyve vermedi. Neden böyle olduğunu anlamam da uzun süreye ve zorlu çabalara neden oldu: Bunu gerçekten istememiştim. Ben sonuca aşıktım, sahnedeki görüntüme, haykıran insanlara, sallanan bedenime, yüreğimdeki her şeyi söylediğim şarkıya dökmeye; ama sürece aşık değildim. Bu nedenle de art arda başarısız oldum. Hatta başarısız olmayı bile yeterince denemedim. Aslında pek bir çaba göstermedim. Her gün çalışmanın zorluğu, bir grup kurup prova yapmanın lojistiği, “gig”ler bulmanın, dinleyip aldıracak insanları toplamanın sıkıntısı, kopan teller, patlak ses yükseltici, yirmi kiloluk ekipmanı arabasız provadan provaya taşımak. Bir hayal dağı ve tepeye varmak için bir buçuk kilometrelik bir tırmanıştı. Tırmanmaktan pek hoşlanmadığımı keşfetmemse çok zamanımı aldı. Ben sadece zirveyi hayal etmekten hoşlanıyordum. Alışıldık kültürel anlatılar bana kendimi hayal kırıklığına uğrattığımı, kolay vazgeçen biri ve başarısız olduğumu, o azme sahip olmadığımı, hayalimden vazgeçtiğimi ve toplumun baskısına boyun eğdiğimi söyleyecektir. Ama gerçek bu açıklamaların herhangi birinden çok daha az ilginç. Gerçek bir şeyi istediğim, ama aslında onu istemedi-ğimdir. Bu hikâyenin sonu. Ben ödülü istedim, mücadeleyi değil. Sonucu istedim, süreci değil. Sadece zafere aşıktım, mücadeleye değil. Ve hayat böyle yürümez.
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.