Yalnızlığın bir şey öğretmediğinden,
kayıtsızlığın bir şey öğretmediğinden başka
hiçbir şey öğrenmedin. Bu bir aldatmacaydı, göz
alıcı ve tuzaklı bir yanılsamaydı. Yalnızdın,
hepsi bu, ve kendini korumak istiyordun;
dünyayla senin arandaki köprüler sonsuza dek
atılsın istiyordun. Ama sen bir hiçsin, dünya ise
öyle kocaman bir sözcük ki: Büyük bir şehirde
başıboş dolaşmaktan, birkaç kilometre
uzunluğundaki cepheler, vitrinler, parklar ve
rıhtımlar boyunca yürümekten başka bir şey
yapmadın hiç.