Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Tur dağında Hz. Musa’nın duâsı üzerine yüce Allah, Hz. Harun’a da peygamberlik verdi. Çünkü Hz. Harun’un dili daha fasihti. İki kardeş peygamber Mısır’da buluştular. Allah’ın emri ile Firavun’a gittiler. Firavun, Hz. Musa’yı karşısında görünce onun özür dileyeceğini zannetmişti. Hz. Musa: “Ey Firavun, ben âlemlerin rabbinin peygamberiyim. Allah’a karşı bana ancak gerçeği söylemek yaraşır. Size rabbinizden bir mûcize getirdim. İsrailoğlularını bizimle beraber gönder.93 dedi. Firavun Hz. Musa’ya: “Ey Musa, sihirbazlığınla bizi yurdumuzdan çıkarmağa mı geldin? Şimdi biz de seninkinin benzeri bir sihri sana getireceğiz. Bizimle senin aranda bir vakit tayin et ki, sen de biz de uygun bir yerde bulunalım da caymayalım, dedi.94 Firavun, bütün ülkedeki usta sihirbazları toplayıp onları Hz. Musa ile yarıştırmak istiyordu. Böylece güya, Hz. Musa’ya üstün gelip onu rezil edeceğini düşünüyordu. Hz. Musa, yüce Allaha sığınarak sihirbazlarla yarışmayı kabul etti. Çünkü o, Allah’ın yardımına güveniyordu. Bir bayram günü kalabalık meydanda, sihirbazlar iplerini ve değneklerini yere attılar. “Firavun hakkı için biz üstün geleceğiz” dediler.95 “Sihirbazlar marifetlerini ortaya koyunca insanların gözlerini büyülediler. Onlara korku saldılar. Böylece sihir yaptılar.96 Bu durum karşısında Hz. Musa bile endişeye düştü. Bu yüzden içinde bir korku hissetti.97 Allah Teâla onu teselli ve takviye ederek şöyle buyurdu: “Korkma! Sen muhakkak daha üstünsün, sağ elindekini at da onların yaptıklarını yutsun. Yaptıkları sadece sihirbaz düzenidir. Sihirbaz nereden gelirse gelsin başarı kazanamaz.98 Bunun üzerine Hz. Musa rahatladı. Allah’ın emri ile elindeki asasını yere bırakmadan önce sihirbazlara son sözlerini söyledi. “Yaptığınız sihirdir. Fakat Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah bozguncuların işini elbette düzeltmez. Suçlular istemeseler de Allah hakikatı gerçekleştirecektir.99 Daha sonra elindeki asasını yere bıraktı. Asa yere düşer düşmez bir anda dehşetli ve çevik hareket eden bir ejderha oluverdi. Sihirbazların sihir âletlerini ve uydurduklarının hepsini yutmağa başladı.100 Hz. Musa’nın asasının ejderha olup, yerdeki her şeyi yuttuğunu gören ve yapılanın sihir olmayıp bir mucize olduğunu en iyi bilen bütün sihirbazlar: Âlemlerin Rabbine, Musa ve Harun’un rabbine inandık.” diyerek secdeye kapandılar.101 Firavun bu durum karşısında şaşkına döndü. Onlara şöyle bağırdı: “Doğrusu o size sihri öğreten büyüğünüzdür! Andolsun ki ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim. Sizi hurma kütüklerine asacağım. Hangimizin azabının daha çetin ve devamlı olduğunu bileceksiniz.102 Firavun’un tehditleri karşısında sihirbazlar yılmadılar. Aksine imanları daha çok arttı. Her şeyi göze alarak: “Gelen apaçık mûcizelere ve bizi yaradana karşı seni üstün tutmayacağız. Ne hüküm verirsen ver. Sen ancak bu dünya hayatına hükmedebilirsin. Doğrusu biz yanılmalarımızı ve bize zorla yaptırdığın sihri bağışlaması için rabbimize iman ettik. Allah’ın vereceği mükâfat daha iyi ve daha devamlıdır.103 Kalpleri îmanla dolan sihirbazlar devam ettiler: “Zararı yok, biz şüphesiz rabbimize döneceğiz. İnananların ilki olmamızdan ötürü rabbimizin kusurlarımızı bağışlayacağını umarız.” “Senin bizden intikam almağa kalkışman ancak rabbimizin âyetleri gelince îman etmemizden ötürüdür.104 Bundan sonra ellerini açarak Allah’a şöyle duâ ettiler: “Ey rabbimiz üzerimize sabır yağdır ve bizi Müslüman olarak öldür.105 Firavun ve adamları mü’minlere karşı baskılarını artırdılar. Doğrusu bunlar bizi öfkelendiren döküntü azınlıklardır. Hepimiz tedbirli olmalıyız, diyorlardı.106 Hz. Musa onların ıslahından ümidini kesince Allah’a yöneldi. Ondan yardım diledi.107 Allah Teâla şöyle vahyetti: “Kullarımı geceleyin yürüt. Şüphesiz takip edileceksiniz. Denizde kuru bir yol aç. Batmaktan ve düşmanların yetişmesinden korkma, endişe etme.108 Firavun İsrailoğulları’nın Mısır’dan hareket edeceklerini öğrenince hemen kalabalık bir ordu hazırladı. “Güneş üzerlerine doğarken onların ardına düştüler.109 Mü’minler Kızıldeniz’e yaklaşmışlardı ki emir geldi: “Değneğinle denize vur.110 Hz. Musa bu emir üzerine asasını denize vurdu: “Deniz hemen ikiye ayrıldı. Her parçası yüce bir dağ gibiydi.111 Önlerinde çok geniş ve kupkuru on iki tane yol açıldı. Kısa zamanda karşıya geçtiler.112 Açılan yoldan, Firavun ve ordusu da ilerlemeye başlamıştı ki sular ilahi emirle birbirine kavuşuverdi. Firavun ve ordusu sulara gömüldüler. O son anda Firavun şöyle bağırdı: “İsrailoğulları’nın inandığından başka ilah olmadığına inandım. Artık, ben ona teslim olanlardanım.113 Firavun’un son nefeste imana gelmesi üzerine: “Şimdi mi inandın? Daha önce başkaldırmış ve bozgunculuk etmiştin.114 denilerek, son nefesteki bu imanın makbul olmadığı ifade buyuruldu. Hz. Musa ve beraberindekilerin hepsi kurtuldu.115
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.