Nietzsche'den bir kez etkilenen hiç kimse bilmeyi arzulamakta sınır tanımamaktadır.
··
54 görüntüleme
Ağzına sağlık 
Hasan Suphi hocam, benim de aklımdan farklı kelimelerle aynı düşünce geçiyordu. İnsana derin karamsarlık aşılayan ama edebi-felsefi temelde zengin bazı kitapları okumamayı seçmek tamamen Nietzsche'ye borçlu olduğum bir kazanım.
Benim ilk ayrı düştüğüm nokta da hakikati arama biçimiydi. Daha önce kıyısından birer parça aldığım bütün felsefi doktrinlere bir meydan okumaydı çünkü. Diğer bütün filozoflar dünyayı algılayış biçimleri ve kavramlarıyla bir ev inşa edip bunun içinde güvenle oturmayı tercih ediyorlardı. Oysa Nietzsche'nin felsefesi de gezgindi. Bunu ilk Nietzsche okumalarımda çok yadırgadım. Doğal bir direnç gösterdim, Nietzsche'nin kendiyle ne kadar çeliştiğini düşünerek şaşırdım. Oysa hakikat kavranılır kavranılmaz başka biçime bürünüyordu. Yıllar sonra bunu daha iyi görmüş olarak, ben de hak verdim. :)
Nietzsche ile ilk ayrı düştüğüm nokta olduğu için çok iyi hatırlıyorum, Nietzsche bilmeyi sınırsızca arzulamaz, aksine bilge insanın bilginin sınırlarını çizmesi gerektiğinden bahseder. O zamanlar çok şaşırmış ve anlayamamıştım bu tutumu, zaman geçtikçe kafamda oturdu ve hak verdim.
#41151887
Nietzsche ile ilgili değil okuyucusu için diyor bunu hocam. Nietzsche özelinde bir şey diyemem yorumunuza tabii ki. Mesela Jaspers, Nietzsche'de tüm ifadeler, sanki başka ifadelerle tekrar yürürlükten kaldırılıyor gibidir, diyor. Neredeyse her yargının bir karşıtı bulunabilir, diyor. Kendisiyle çelişmenin Nietzsche'nin usavurumunun temel karakterlerinden biri olduğunu belirtiyor. Tüm eserlerini okumayı ve nitelikli bir yolculuk olmasını umuyorum. Şu an bu ifadesini yürürlükten kaldıran ifade hakkında bir şey diyemiyorum. Alıntıyı kaydettim. Okuma yolculuğumda karşıtını yakalarsam buradayım. Yorumunuz için çok teşekkürler. :)
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.