Yıldız Tozu ve Kıyamet Gösterisi'nde yaşadığım hayal kırıklıklarından sonra Coraline'i okumak bana çok iyi geldi. Kendisi an itibariyle favori Gaiman kitaplarımdan biri. Coraline'i bu kadar çok sevmemdeki en büyük etken bence bu sefer kitaba karşı aşırı beklentiye girmemiş olmam. Nedense son birkaç kitaptır Gaiman'ın dağları delmesini falan bekleyip hayal kırıklığı yaşıyorum. Coraline'ni okurken tabii ki yine bir beklentim vardı ama bu beklenti daha çok "Kitabı okurken çok eğleneceğim ehehe." yönündeydi nitekim öyle de oldu. Kitabımız, Coraline adındaki küçük bir kızın yaşadığı evde tuğla bir duvara açılan bir kapı bulmasıyla başlıyor. Daha sonraları o kapının karanlık bir dünyaya açıldığını fark eden Coraline kendisini ve ailesini kapının arkasındaki tehditten korumak zorunda. Eğer bu kitaptan beklentiniz, derin bir fantastik dünya, detaylı bir anlatım veya çözülmesi zor olaylarsa çok yanlış yerdesiniz. Bir middle age kitabı olan Coraline; özgün konusu, eğlenceli karakteri ve zevkli anlatımı ile öne çıkıyor ve size bir middle age kitabından besleyebileceğiniz her şeyi veriyor. Coraline gayet zeki ve cesur bir genç hanımefendi. Gaiman'ın bu karakteri yaratırken kızlarından ne kadar esinlendiğini çok merak ediyorum doğrusu çünkü Coraline'in anne ve babasını kendisinden esinlenerek yazdığını düşünüyorum. Gaiman kitabın önsözünde çok çalıştığından ve bu yüzden de bu kitabın fazlaca geciktiğinden bahsediyor. Kitapta da başlarını bilgisayardan nadiren ayıran iki ebeveyn görüyoruz. Kitabı okurken bu iki olayı birbirine bağdaştırmaktan kendimi alamadım. Gaiman'ın çocuk kitaplarını gerçekten çok seviyorum. Ayılıp bayıldığım özgün hikayeleri ile 12 yaşındaki karakterleri birleşince ortaya okuması enfes hikayeler çıkıyor. Bilmiyorum, belki de ben bu türdeki kitapları okumayı çok sevdiğimden bana böyle geliyor olabilir ama Yokyer'i bile okurken -ki çok severim- Coraline'den veya Mezarlık Kitabı'ndan aldığım zevki alamadım. Kitabın baskısı bildiğiniz gibi uzun süredir tükenmiş durumdaydı ve ikinci el İthaki baskıları da kırk beş liradan başlıyordu. 200 sayfalık bir kitaba o kadar para vermek istemediğimden dolayı biraz daha araştırma yapıp kitabın İngilizce Onuncu Yıl Özel Edisyonu'nu yirmi liraya aldım. İyi ki de almışım diyorum çünkü hem kitabın çizimleri müthiş hem de @ithakiyayinlari Koralin'i yeniden bastı. Şahsen kitabı alırken dilinin bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim. Belki çocuk kitabı olduğundan Gaiman'ın dili normalden biraz daha basittir ama nedense adamın yazım dilini kafamda hep dolambaçlı olarak canlandırmıştım. Kitabı İngilizce olarak alıp okuduğuma çok memnun oldum çünkü bu kadar sevdiğim bir yazarı kendi dilinde okumak, kelimeleri çevirmenin değil de onun gözünden görmek bana çok ayrı bir his verdi. Aynı sitede birkaç İnglizce kitabını daha gördüm. Ben baktığımda gayet uygunlardı. En kısa zamanda onları da almak istiyorum. Umarım kitap ile ilgili düşüncelerim size belli konularda yardımcı olmuştur. Türkçe basımını aldığımda kitabı kız kardeşim ile birlikte tekrar okumayı düşünüyorum. Kendisini de yavaştan benim gibi Gaiman sevdalısı yapmaya başladım bile.

CoralineNeil Gaiman · Bloomsbury · 20132,037 okunma

·

23 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Selin