Gönderi

Daha önce bahsedildiği gibi İttihatçıların lider kadrosunun yaklaşık yarısının Balkan ve Ege sınır boylarından gelmesi tesadüf değildi; bu bölgeler, Müslümanların katliama uğratılıp şiddet yoluyla kovulmalarına ve ulus-devletlerin kurulmasına defalarca şahit olmuştur. Manidardır ki bu adamlar Balkanlar'da bir irredantizm (Kurtarımcılık: Kaybedilen toprakları geri alma) fantezisi peşine düşmediler. Osmanlı Devleti'nin nispi gücü hakkında hayal kurmuyorlardı. Kendileri açısından katlanılması ne kadar zor olsa da vatanlarının sonsuza dek elden gittiğini kabullendiler. Hayalperest değil kurnaz, kararlı ve çaresiz adamlardı; onlar için "son kale" fikri romantik bir soyutlama değildi. İmparatorluğun çöküşünün acısını aileleriyle birlikte tatmışlardı. Kendilerinin ve önceki nesillerden devlet adamlarının Osmanlı İmparatorluğu'nu dengeye kavuşturma çabalarına rağmen arta kalan her şeyin başlarına yıkıldığını gördüler.
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.