Gönderi
Çoğu kişinin bayılarak okuduğu bu kitap beni hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. Livaneli çok sevdiğim bir yazar ve kitabından bu kadar etkilenememiş olmak beni üzer.. Konu, yazım tarzında ki durağanlık ve kitabı gereksiz yere çok uzatması beni yordu. Sonunda da çok şaşırmadım diyebilirim çünkü tahminime yakın bir son oldu.
Karakterimiz Ahmet Arslan, normal bir insanın hissettiği duyguları asla hissetmeyen, kimseyle temas kuramayan, İstanbul yakınlarında bir köyde sessizce hayatını sürdüren garip huylu birisi. Bir gün yaşadığı yerde gerçekleşen yakın bir arkadaşının cinayetiyle hayatına gazeteci bir kadın dahil olur. Yaşanan cinayeti araştırmak için köye gelen bu kadın Ahmet'i bulur ve ona ölen kişi hakkında bildiklerini anlatmasını ister. Hayatına birden bire dahil olan bu yabancı Ahmet'te eski yaşadığı şeyleri, kendi uydurduğu hikayeleri anlatma ihtiyacı hissettirir ve kadına cinayet dışında farklı farklı hikayeler anlatmaya başlar. Bunlardan birisi de ikiz kardeşi Mehmet'in hikayesidir.
Sonu dediğim gibi tahminime yakın çıktığı için beni pek fazla şaşırtmadı. Ana karakterimiz Ahmet'in duygu durumu nedeniyle ve kitap onun ağzından anlatıldığı için fazla durağandı. Orayı geçtim evet karakterin yapısı gereği kitabın öyle olması gerekiyor fakat çok fazla uzatılmış bir kitaptı. Livanelilik bir kitap olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Belkide başka bir yazarın kitabı olsaydı ya da beklentim bu kadar yüksek olmasaydı ya da Livanelinin okuduğum ilk kitabı olsaydı etkilenebilirdim. Çok nefret ettiğim bir kitapta olmadı aslında. Ahmet gibi hiçbir şey hissetmiyorum şuan açıkçası. Nötrüm bu kitaba karşı.. Dediğim gibi kitabın çok seveni olmuş belki sizde okuyunca seversiniz bilemeyeceğim.. benim yorumum bu kadar umarım okuduğunuzda seveceğiniz bir kitap olur :)
·
8 views
Okuduğum ve etkileyici bulduğum nadir kitaplardan
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.