İnsanı usandıran yavaşlığıyla kıraathaneyi
baştan sona aheste aheste katediyor; yorgunluğunu getirip
Radyasyon’un yanındaki sandalyeye bırakıyor. Oraletini önünde
hazır bulunca da kendini önemli biri hissediyor. İçinden, şu Çırak
Fevzi ne akıllı, ne hayırlı bir oğlan, diye geçiriyor.
Sayfa 84