Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

340 syf.
9/10 puan verdi
İzlanda'dan Gerçek Bir Hikâye!
BU KİTAP, GERÇEK BİR HİKÂYEDEN ESİNLENEREK ORTAYA ÇIKMIŞTIR! Hani biz insanlar her şeye ön yargı ile yaklaşırız ya, aslında genel olarak kitap, ön yargı vurgusunu yapıyor. Cadı olarak görülen Agnes'in aslında böyle biri olmadığı anlatılıyor. Biz insanlar da, ön yargıyı dinleyerek kırarız ya, burada da aynı şekilde. Tabii kalem kırıldıysa, ön yargı kırılsa da, hiç fayda etmez. Kitabın farklı bir üslubu var. Her bölümün başlangıcı, özgün kaynaklardan çevrilerek aktarılan belgeler, mektuplar mevcut. Bölümler içerisinde hem birinci tekil şahıs anlatımıyla, hem de üçüncü tekil şahısla anlatım var. Böylece hem ana karakterin iç dünyasını görülebiliyor, hem de olayları üçüncü tekil şahıs penceresinden bakılabiliyor. Gerçek hayattan esinlenerek yazılmış olması, kitabı yapmacıklıktan uzaklaştırıyor ve karakterlerle bağ kurmuş oluyorsunuz. Tek sorun, kitaptaki coğrafyanın ve isimlerin zor olması. Takip etmek, işte bu yüzden zor olabiliyor. Ben sırf bu yüzden daha net anlaşılsın diye, karakterlerin isimlerini yazarak, karakterlerin ne olduklarını yazmıştım ve bu şekilde daha net oturdu. Hannah Kent, bu kitabı yazarken iyi bir romancı olmasının yanı sıra, iyi bir araştırma ortaya koyuyor. Yazar, nesilden nesile aktarılan Agnes'in hikâyesini araştırmalar, belgeler, mektuplar aracılığıyla oluşturuyor. İçinde kurgular da olsa roman, gerçek bir hikâyeye dayanıyor. KİTABA BAŞLARKEN: Kitabı başlarken isim, akademik bir çalışma olduğunu düşünmeme neden oldu. Sonradan okumaya başladıktan ve kitabın konusuna hakim olmaya başlayınca, hele de gerçek hayattan esinlenerek ortaya çıkan bir kitap olduğun görünce ilgimi çekti ve sardı. SÜPRİZBOZAN: Agnes gerçek hayatta İzlanda tarihine, "İzlanda'da idam edilen son kişi" olarak geçmektedir. Bu bilgiyi öğrendiğin zaman, Agnes karakterinin sonda öleceğini anlamış oluyorsun. Ben kitabı araştırırken, bu bilgiyi öğrenmiş oldum ve süprizbozanı yemiştim. Sonlara doğru Agnes'in kurtulma umuduna ortak olsam da, sonda ölümünü gördüm. Oysa konuda ya da başlarda herhangi bir süprizbozan yoktu. Sırf süprizbozan vermemek için "Teşekkürler" kısmı bile son kısma atılmış. SON SÖZ: Edison der ya hani; "Ön yargıları yok etmek, atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur." O hesap! Hele kalemini kırdılarsa, o ön yargıları kırsan da ne fayda!
Ölü Gömme Törenleri
Ölü Gömme TörenleriHannah Kent · Yapı Kredi Yayınları · 2014140 okunma
··
189 görüntüleme
Musa Kaya okurunun profil resmi
Evet, iyi bir romandı. Normalde gerçek olaylardan esinlenerek yazılmıştır, diye not düşülen romanları sevmem. Tamamen kurgudan daha kurgu gelir bana. Gerçeği hayali olandan daha çok eğip büyüklerini düşünürüm.
Abdullah Aktan okurunun profil resmi
Roman olması zaten başlı başına kurgu yapar bir şeyi. Bu da öyle bir şey işte; gerçek hayattan esinlenilmiş, belgeler de yansıtılmış ve ortaya konulmuş. Kurgu olmasaydı eğer, biyografik bir çalışma olurdu zaten ve roman olduğu için de kurgu ağır basıyor. Gerçek hayattan esinlenerek ortaya konan eserler de kurgu da olsa daha iyi oluyor. En azından yaşanmışlık oluyor içinde ama işte yazarın elinde neye dönüşeceğine bağlı bu.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.