Gönderi

Kur’ân-ı Kerîm Okumak Kur’ân-ı Kerîm okumak büyük mükâfat vesilesidir. Bu yüzden Kur’ân-ı Kerîm hatmi ilk sahâbe-i kirâm efendilerimizden bu yana müminlerin çok önem verdiği, alışkanlık haline getirdiği hususlar arasında yer almıştır. Mutasavvıf âlimlerimizden Abdurrahman-ı Tâhî [kuddise sırruhû] evlerde sesli Kur’an okumanın zulmeti kaldıracağını buyurmuştur. Kur’ân-ı Kerîm mümin için bir duadır, şefaat vesilesidir. Kişi Kur’an okudukça dua etmiş, Rabb’ine yaklaşmış olur. Cenâb-ı Mevlâmız, müberra kitabımız Kur’ân-ı Kerîm hakkında şöyle buyurmuştur: “Ona ne önünden ne ardından bâtıl yaklaşamaz. O herkes tarafından övülen ve hikmet sahibi olan Allah’tan indirilmiştir” (Fussılet 41/42). Fahr-i Kâinat Efendimiz de [sallallahu aleyhi vesellem] şöyle buyurmuştur: “Kur’an ehli kimseler, Allah’ın ehli ve has kullarıdır” (İbn Mâce; Nesâî). Bir seferinde de Peygamber Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem] şöyle buyurmuştur: “Demir paslandığı gibi kalpler de paslanır.” Bu söz üzerine sorulur: “Ey Allah’ın resûlü, öyleyse kalplerin cilası nedir?” “Kur’an okumak ve ölümü hatırlamaktır” (Beyhakî). Semerkand Takvimi
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.