Ilk önce kapağına bayıldığım, sonra içeriğinin beni benden aldığı bu güzel kitabı okumaktan büyük bir zevk duyduğumu söylemek istiyorum. Yediden yetmişe herkesin kendisine bir pay çıkarabileceği bir kitap. 100 sayfalık bir kitapta nasıl oldu da bu kadar hüzünlendim, üzüldüm ve aslında hepimizin görmezden geldiği gerçeklerle yüzleştim anlamak istiyorsanız bunu ancak okursanız anlarsınız.
.
Küçük bir cocuk olan Teem bir gün evde babasına ait bir fotoğraf ve arkasına yazılmış bir not bulur; "Zaman bir yerde duruyor işte masal orası. " . Teem fotoğrafta gördüğü ,ağlayan ve yüzünden cok üzgün olduğu belli olan bu filin kendisini nasıl bir aydınlanmaya sürükleyeceğinden habersiz, zamanı ve zamanın neresinde bu masalın olduğunu arayışa çıkıyor. Ne aradığını bilmeden her gün ormana gidiyor. Ormanda karşılaştığı yaşlı bilge , Teem'e sorularının cevaplarını bulmasında yardimci oluyor ve aradığı şeyin aslinda içinde olduğunu gösteriyor. Ve babasından fotoğrafın hikâyesini öğrendiğinde masalın ne olduğunu öğreniyor.
.
Kitabın son sayfalarında hikâyemizde bahsi geçen fil Tyke 'in son fotoğrafları da var. Belki hepimiz haberlerde , internet ortamında görmüşüzdür ama kaçımız umursamışızdır bilmiyorum. Gittikce cağdaşlaşan toplumumuzda sirkler, hayvanat bahceleri, akvaryumlar, dogal ortamlarından uzaklaştırılan hayvanlar , insanlar gibi kendilerini ifade edemeseler de, insanlarla ortak olan , gözyaşları onların duygularını anlamamız icin tek yol mu gercekten? Küçücük bir çocuk aradığını bulma yolunda pes etmeden ilerlerken sizi de yolculuğuna ortak ediyor. 20 yıllık esareti boyunca kimselere derdini anlatamayan 5 tonluk dev fil Tyke 'in umuda kaçış yolculuğu maalesef umduğu gibi sonlanmamış, o koca cüssesiyle küçücük insanların ellerinde can vermiş. Küçücük bir çocukla , kocaman bir filin buluştuğu bu hikâye her yaştan okurlara kendini sevdirecektir, eminim.
.