Ezginin kederini dinledim
Daktilonun sesini
Anımsadım düş kırgını seni
Anı yitti
Gece
bıraktı çalar saate sessizliğini
Masaya
Kitaplara
Biraz önce giden sesinin yokluğuna
Bir hüzün ele verdi seni
Gözlerinde görünüp yitiveren
Ve özlemini bırakıp gitti
Yastığındaki yüzün.
Serinliğinden başka bir şey
Giymedim oysa yağmurun
Durdum sokakta
Sakınımlı ve ıslak
Saçların dokundu çıplak omuzlarıma.
Anımsadım büyücünün kristal küreye baktığı gibi
Bilyeme bakarken çocukluğumu
Ve beni sakladı gece
Saydam karanlığında duldasının.
Üşüdüm seninle ansızın
Penceredeki pusun
Parmak uçlarımı ayırdığı yerde
Kimsem yoktu
Çizgilerinden başka
Bileğimdeki vazgeçilmiş intiharın.
Sokaktaki ıslak tenimi duyumsadım
Ve ararken yakalandım
Kayıp otobüsünde
Kendi resmimi.