Gönderi

Cehalet
Türkçede “bilgisizlik” anlamında kullanılan bu sözcüğün Arapçası “ جهل cehl, cehalet”tir. Kur’an’da türevleriyle birlikte 24 kez geçer. Kur’an’daki kavramlar konusunda büyük bir otorite kabul edilen Ragıb el-İsfehanî, “cehl” sözcüğüne, Kur’an’a dayanarak üç anlam vermiştir: Birinci anlam: Nefsin bilgiden boş olmasıdır. İkinci anlam: Gerçeğin dışında bir şeye inanmaktır. Üçüncü anlam: Bir konuda yapılması gerekenin veya hakkın tersini yapmaktır. Bu anlamlara göre, İslâm’ın kastettiği cahillik [bilmezlik], kişinin okuryazar olmaması veya fizik, kimya, tarih, coğrafya gibi konularda bilgili olmaması değil, kişinin gerçeğin dışında bir şeye inanması, hakkın tersini yapmasıdır. Nitekim Kur’an, kendinden önceki dönemin inanç ve davranışlarına [atalar dinine] saplanıp kalmaya “cehalet” demiş, peygamberimiz de cehaletten kurtarmak için insanlara fizik, kimya ve benzeri şeyleri değil, gerçeği, gerçeğe inanmayı ve gerçeği yaşamayı öğretmiştir. Kur’an’da cehaleti tanıtan ayetler şunlardır: A’râf/138, 199, Hud/29, 46, Neml/55, Ahkâf/23, En’âm/35, 54, 111, Bakara/67, 273, Yusuf/33, 89, Zümer/64, Kasas/55, Ahzab/33, 72, Nisa/17, Nahl/119, Hucurat/6, Âl-i Imran/154, Maide/50, Fetih/26. Kur’an’ın kendisinden önceki dönemin inanç ve davranışlarını cehalet olarak nitelemesinin istisnası, o dönemdeki toplumlarda yaşamış olup da gerçeği görmüş ve sadece Allah’a kul olmuş kimselerdir.
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.