Kadınlık Azalarak Bitsin
“Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey kadın doğmaktır. Kadın aşağılık bir şeydir. Düzenli dövmek, tecavüz etmek, öldürmek gerekir onu. Kimsenin kız çocuğu olmasın. Hep erkek doğsun. Hepsi erkek olsun. Ortalık erkekten geçilmesin. Bu kadın illeti de azalarak bitsin.”
– Buralı Herhangi Biri
Bu coğrafyayı kullananların iğrençliklerinden biri de bu. Buralarda kadınlık başa gelecek bir kaç ezeli kötülükten biridir. Doğdun diye üzülürler. Seviştin diye öldürürler. Evlendin diye döverler. Dinde bile erkeğe hurilerden takım kurarlar, kadınlara sadece helalini vaadederler.
* * *
Burada;
Kadınlar erkeklerin mallarıdırlar. Doğduklarında bir kızı olduğunu öğrenen acılı babalarının, evlendikleri zaman tedirgin kocalarınındır mülkiyetleri ve özlük hakları. Dul kalırlarsa da kamu hizmetine açık, ortak mal oldukları kanaati baskınlaşır. Maldırlar, mal kalırlar. Ötesine geçemezler.
Bu kimliksiz, haysiyetsiz, haksız yaratıklar ikiye ayrılırlar kendi aralarında; namuslular ve namussuzlar.
Namuslular, ailelerin onayı, söz, nişan, nikah, düğün gibi seksi resmiyete kavuşturup günahtan arındıran süreçleri bir bir atlatmış, yalnızca bir erkekle ve ilk kez seks yapıyor -asla s.kilmiyor- olanlardır. Önce babalarının sonra kocalarının kutsallarıdırlar. Çoğu zaman düğünde babanın çılgınca eğlenmesi kazasız belasız devir işlemini yapmış olduğundandır. Namus elden gitmemiş, mal değerinde işlem görebilmiştir.
Namussuzlar ise, birden fazla erkek tarafından günah dolu duygularla rahatça “s.kilen” kadınlardır. Bu kadınlarla şehvet yaşanabildiği ölçüde yaşanır. Ayrıca bu kadınlar bir kez s.kilen kadınlar grubuna girdiler mi, bir daha asla namuslu olamazlar. O kadınlarla evlenilmez. İkinci eldirler, başkasının artığıdırlar. Şerefli erkeklere yakışmazlar.
Bu iki grup her ne kadar apayrı da görülse, ortak ve değişmez bir özellikleri vardır; edilgen olmaları. Namuslu da olsa namussuz da olsa kadın etmez, edilir. Kadına ya yapılır ya da yaptırılır. Kadın kendi başına, kendi iradesiyle hiçbir şey yapmaz, yapamaz. Birbirlerinden ayrıldıkları unsur ise, seks eylem olarak aynı olsa da, namuslu kadınlar kocaları tarafından ‘s.kilmezler’, sevilirler. Çünkü kocaları için karıları kutsaldır. Kutsal asla s.kilmez. Ama dövülebilir. Namussuz kadınlar ise, erkekler tarafından hunharca ‘s.kilirler.’ Ancak çok daha ender dövülürler. Çünkü sevilmezler. Erkekler karılarını sevdiklerinden sahiplenirler. Kendilerine ait olanı düzeltmek için döverler. Ama namussuz kadın onlara ait değildir. O yüzden onları rahatça s.kerler ama dövmezler. Buna hakları olduğunu düşünmezler ya da zahmete girmeye değmez diye düşünürler.
İşte bu noktadan sonra müthiş erkek cinsinin önüne büyük bir zorluk çıkar; kimin kim olduğunu doğru tayin etmek! Erkeğin anası, bacısı, karısı, kızı kutsaldır. Bu kutsal kadınlar kimse tarafından s.kilemezler, kan çıkar. Ama diğer kadınlara atış serbesttir. Böyle olunca A erkeğinin atış serbest dediği kadın B erkeğinin kutsalı çıkınca ne olacak sorunu peydah olur. İşte bu durum zaten kadının neden aşağılık olduğunun cevabını da içinde gizliyor. Erkekler kadınlar yüzünden birbirlerine düşerler. Kavga, cinayet olur. Kadınlar yüzünden toplum huzuru bozulur. Kardeş kardeşe kıyar. Kadın cinsi insanların birarada huzur içinde yaşamasına imkan vermez.
Kadınlık öyle kötü bir şeydir ki, bir erkek bir başka erkeği aşağılamak için onu kadınlıkla suçlar. Karı gibi konuşma, karı gibi ağlama, karı gibi kıvırma, karı gibi söylenme der örneğin. Korutmak, göz dağı vermek için s.kmekle tehdit eder. Anal seks üzerine türlü fantastik söylemler geliştirir. Çünkü bu aşağılık kadın cinsinin özelliklerinin erkek cinsinde tezahür etmesi utançların en büyüğüdür. Bir erkeği aşağılamanın en iyi yöntemi onu kadınsılıkla itham etmektir.
Erkekliğin karşısındaki bir diğer devasa tehlike de .bnelik müessesesidir. Düşünün ki organıyla, kılıyla, tüyüyle tam bir erkek kadınsı özellikler taşıyor. Şerefli cinsiyetini reddedip kadınsı olmayı yeğ tutuyor. Daha ve en fenası kendini s.ktiriyor. O denli aşağılatıyor kendini ve şerefli cinsiyetini. İşte bu erkeğe .bne denir. .bnelik öyle kötü bir şeydir ki affı yoktur. Örneğin bir kadın namussuz olduysa onu namuslu yapmanın düzenleri, yolları bulunabilir; tecavüzcüsüyle evlendirilir, birine kuma verilir, bir ihtiyara satılır. Ama .bneliğin bir çözümü, meşruiyet kılıfı yoktur. Çünkü o hem erkektir hem de kadınsıdır. İçerideki hayindir. Kadından da aşağıdır. Kadın çaresiz kadın doğduğu, kadın olduğu için aşağılıktır. Ama .bne erkekken kadınsılaşarak mecburen aşağılık olan kadından daha aşağılık olmuştur. Kendine bu kötülüğü yaptığı için insan bile değildir. Tüm bu sebeplerden dolayı sırf toplum düzeninin devamı için .bne dövmek meşrudur. Sebepsiz yere, sırf zevk olsun diye bile yapılsa kötü görülmez.
* * *
Yukarıda olup biten için sadece erkekleri suçlamak olup biteni kavrayamamak demektir. Bu anlayışın, düzenin devamını sağlayanlardan biri de olup biteni sürekli kabullenen hatta kraldan çok kralcı olan kadınlardır. Fakat bu düzeni değiştirebilecek olan da yine kadınlardır. Önce kendileri farketmeliler insan olmanın yeterli olduğunu, her insanın yaşam hakkına aynı derecede sahip olduğunu. Sonra her anne kızına özgürlüğün tohumunu ekse çok geçmeden yeşerir buralar da, burası kadar çorak olan heryer de…
·
71 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.