Ne desem nasıl anlatsam bilemedim.... Son cümleyi okuyunca... Bitmedi kitap inanın. Kabrero ve Kızılderili eşini mi anlatsam.....insanların farklı dine, mezhebe, kültürlere olan kinini ve saygısızlığınımı...mahalle baskısını mı?.... Ve bunların içinde yine de dile getirmeden karısını çok seven birr adamın hikâyesini mi? listeye ekleyin pişman olmazsınız.... " Kitap evi sitesinde şöyle denmiş: Bu roman, aşkın yırtıcı inceliğine inanan tiryakilere sesleniyor: Şiddetin kolgezdiği bir dünyada aşkınızı nereye gömersiniz?“Seni İçime Gömdüm, yalnızlığın, tutku ve başkaldırıyla iç içe dolanmış bir yalnızlığın öyküsüdür. Güçlülerin sömürgesi olmuş, çeşitli kültür bireşimlerinin etkisiyle kimlik bunalımına düşmüş, çelişkiler içinde yaşayan bir toplumdaki aykırı kişinin öyküsüdür bu. (...)Seni İçime Gömdüm, büyük bir aşkın yanı sıra Meksikalı insanın kimlik arayışının öyküsüdür temelde. Ama zaman ve mekânı bir yana bırakıp içinde yalnızlığın çağrısını duyan her insanın öyküsü olarak da okunabilir gibi geliyor bana. Yazar ününün, kitap basım sayısının en önemli ölçütler olduğu koşullanmasına girmemişseniz, Tomris Uyar’ın ustaca çevirisiyle Seni İçime Gömdüm’ü okuyacaksınız."

Seni İçime GömdümAndrew Jolly · Ayrıntı Yayınları · 2022782 okunma

·

16 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.