Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Bazı insanların hafızasının güçlü, bazılarınınkinin zayıf olması bir yana, (Türk sefiresi ve benzerlerinin içinde yaşadığı, –her duydukları haber bir hafta içinde yok olup gittiği veya her yeni haber öncekini kovduğu için– her durumda zıt haberlere zihinlerinde yer bulmalarına imkân veren daimi unutuş halini hesaba katmasak da), eşit güçte hafızaya sahip iki kişi bile aynı şeyleri hatırlamaz. Birinin dikkatini bile çekmeyen bir olayı ikincisi hep derin bir pişmanlıkla hatırlayabilir; buna karşılık, ikinci kişinin neredeyse düşünmeden söylediği rastgele bir sözü birinci kişi âdeta havada yakalayıp sevimli bir kişilik özelliği olarak kabul eder. Yanlış bir tahminde bulunduğumuzda, yanıldığımızın kanıtlanmasını tercih etmemiz, bu tahmine ait hatıramızın süresini kısaltır ve çok kısa bir süre sonra böyle bir tahmin yürütmediğimizi iddia etmenize imkân tanır. Son olarak da, daha derin ve menfaatten uzak bir tercih hafızaları çeşitlendirir, örneğin kendisine hatırlatılan somut olayların neredeyse tamamını unutmuş olan bir şair, kaçak bir izlenimi hatırlar. Bütün bunlardan ötürü, yirmi yıllık bir ayrılıktan sonra, hınç bulmayı beklediğimiz yerde iradedışı, bilinçdışı bir bağışlayıcılık bulur, buna karşılık, (geçmişte bıraktığımız kötü izlenimi unuttuğumuz için) sebebini anlayamadığımız nefretlerle karşılaşırız. En yakından tanıdığımız insanların geçmişindeki olayların tarihini bile unuturuz.
Sayfa 275Kitabı okudu
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.