Gönderi

Hüseyin Baykara'nın başlangıçta şiîliğe meyli vardı. O bakımdan 12 Imam'ın adı ile Şiî hutbesinin okunmasına izin vermişti. Fakat zamanla bâzı olaylar ve özellikle Ali Şir Nevaînin tesiri ile Sünniliği tercih etmiştir. 1481 yılında Hüseyin Baykara, şiîliğe karşı olan eski alakasını hatırlamak fırsatını elde etti. İslâm "ulular kültü"nün en büyük uydurmalarından birini de ilk defa XII. yüzyılda Selçuklu sultanı Sancar zamanında Belh şehri civarında Hazret-i Ali'nin mezarının bulunuşu teşkil etmektedir. Halbuki Hazret-i Ali buralarda hiç bulunmamıştı. Mezar, Moğol istilası sırasında Belh'in tahribi ile unutulmuşken, Bâyezid-i Bistamî soyundan Şemseddîn Muhammed'in, Sultan'ın huzuruna gelerek "Selçuklu-lar zamanına âit bir eserde Hz. Ali'nin mezarının Hoca Hayran köyünde felan yerdedir" diye bir kayıt bulunduğunu ifade etmesi üzerine, şimdi yeniden keşfedildi. Şemseddin Muham-med'in ifâdesi üzerine Hüseyin Baykara Belh'in seyyid, kadı ve ileri gelenlerini toplayıp, onlarla görüşerek, Belh'ten 3 fersah uzaklıkta bulunan köye gittiler. Tarif edilen yerde bulunan bir türbenin yanında toprağı kazıp, beyaz mermer bir taş ile karşılaştılar. Taşın üzerinde Arapça "Bu Allah'ın elçisinin kardeşi, Tanrı arslanı, Ali'nin mezarıdır" yazılı idi. Durum büyük bir heyecan yaratmış, mezarın açılışında bulunan Mirza Baykara, durumu ağabeyi Sultan Hüseyin Baykara'ya bildirmiş ve o da begleri ile birlikte Belh'e gelmişti. Mezar, Hz. Ali'nin mezarı olarak tanındı ve ertesi yıl üzerine bir türbe yapılarak, burada çarşı ve hamamları ile yeni bir köy kurulup, Belh kanallarından biri de türbeye vakf edildi. Sultan Herat'a dönerek, bu sevinçli olayı kutlamak üzere ordu ve ahaliye armağanlar dağıttı. Fakat bu sefer de bu olayın benzerleri çıkmaya başladı. Başka bir mezar ise Belh'te bir arabacı tarafından keşfedildi. Birbiri ardınca tıpkı Belh ve civarındaki mezarlar gibi mezarlar, başka yerlerde de keşfedilmeye başlandı. Bunun üzerine bu gibi sahtekârlar yakalanarak cezalandırıldılar ve böylelikle bu mesele kapanmış oldu. Fakat ilk keşfedilen yer ve köy ziyaretgâh olarak kaldı ve uzak-yakın her yerden ziyaretçi çekmeye günümüze kadar devam etti. Bu köy XIX. yüzyılda büyüyerek, bugün Mezar-ı Şerif adı ile Afganistan'ın en büyük şehirlerinden biri haline geldi.
·
5 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.