Gönderi

232 syf.
10/10 puan verdi
Bizim Zulmümüz: “Kendim ettim, kendim buldum.”
Sadettin Ökten’i geçen yılın sonlarında eğitim üzerine düzenlenen bir dizi toplantılar sırasında tanımıştım. Eğitimde Estetik konulu panelde Sadettin Ökten Hoca’nın naif üslubuna hayran kalmıştım. Ve en kısa zamanda Hoca’nın bir kitabını alıp okumak istemiştim. Son kitabı, -öncesi var mıdır onu bilmiyorum- Fincanımda Kola Var’ı bugün bitirdim. Kitap diğer kitaplara göre farklı bir şekilde düzenlenmiş. Normal yazıların yanında, yazı içerisinde geçen mekanlar, kişiler, akımlar, fikirler vs. kitabın kenarlarında küçük notlar halinde verilmiş. Bu durum kitaba mini bir ansiklopedi havası katmış, güzel de olmuş. Sadettin Hoca bu kitabında bir medeniyet tasavvurundan bahsediyor. Yirmi dakikalık o toplantıda özet olarak ne anlatmış ise bu kitapta onu okudum. Aslında Hoca sanki panelde konuşuyormuş da ben onu hâlâ dinliyormuşum gibi hissettim. Hoca kitabında medeniyet tarihinden bahsediyor. Kültürlerin her alanda birbiriyle olan etkileşimlerini anlatıyor Bu etkileşimler zaman zaman temaslarla, münasebetlerle olsa da bazen metazori de olabiliyor. Cumhuriyet dönemindeki değişim çalışmaları elbette zorlukla yapılmış, uğrunda nice canlara kıyılmıştır. En basitinden şapka devrimi esnasında yaşanılanlar aklımıza gelebilir. “Benim adım Maşallah, şapka giymem inşallah!” deyip başını ipe uzatanlar olmuş bu ülkede. Şapka için insanları ipe götüren zihniyete karşı çıkanların o diyar bu diyar sürüldükleri, kitapta baskın olarak anlatılmasa da farklı uygulamalardan örnekler var. Kitap; günümüz insanının ikilemlerini, kendisine içirilen kapitalizmi anlatıyor. “Kahve içiyoruz ama fincanının içinde kahve yok. O kahve ve fincan bize yani yaşantımıza, inancımızı ve üslubumuza ait bir hadiseydi. Oradaki fincan bizim İslami kimliğimiz ama o kimliğin içinde bugün Amerikan kapitalizmi var.” Elli yedi kısa bölümden oluşan kitaptan işte altını çizdiğim satırlar: “Kapitalizmle birlikte, arzular ihtiyaç haline getirildi. Fakat ben önce kendimi bilmeliyim. İhtiyaçlar bana tabi olmalı ben ihtiyaçlara tabi olmamalıyım; kendi kimliğimi tarif ederek başlamalıyım işe.” “Cenâb-ı Allah’ın çizdiği yolda geçerli olan bir kulluğa talipseniz, ve onu yerine getirmek üzere azm ü cezm etmişseniz, O; sizi birçok dünyevî bağdan, ihtiyaç duyma halinden kurtarır.” “İslam medeniyeti dünya üzerindeki hâkim medeniyet olsaydı atom bombasını icat etmezdi. Kesinlikle icat etmezdi! Biz hâlâ at arabasına binerdik.” “Zahir çok kolaydır, zahire mahkum olunur ise kalp kararır. Kalbin karardığını da iki varlık bilir… Yahut bir varlık bilir! Allah bilir… … ve insan bilir.” Cehalet; Allah’ın emirlerini bilmeden veya bilerek “bilmezden gelmek”tir. İşte bundan zulüm doğar. Bizim zulmümüz: “Kendim ettim, kendim buldum.” var ya, işte o.
Fincanımda Cola Var
Fincanımda Cola VarSadettin Ökten · Tuti Kitap · 20141,220 okunma
·
35 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.