Yaşar Kemal ' in dağın öte yüzü üçlemesinin ikinci kitabı. İlk kitap olan
Ortadirek ' in devamı niteliğinde.
Yaşar Kemal okuyanlar, onun kaleminin ne kadar olağanüstü olduğunu bilir. Anadolu insanını, Anadolu köylüsünü, ozelde de Çukurova köylüsünü öyle bir anlatır ki, buyulenmemek elde değildir. Betimlemeler, deyimler, sözcük oyunları ile başınızı döndürür.
Yer demir gök bakır, aslında çaresizliğin, kapana kisilmisligin, yoksulluğun, karşılığında tabiki varsilligin romani. Çok çalışıp azla yetinenlerin romanı. Bu kadar az kazananların olduğu yerde, çok çok kazananlar da illa ki olacaktır.
İnce Memed 1 serisindeki ağa zulmünün yerini burada muhtar ve tüccar zulmü alıyor. Bir elin parmakları kadar olanlar, kazanıp köşeyi dönerken; yüzler,binler kışı nasil gecirecegini düşünür, evdeki un bitmesin diye gözünün elifine bakar.
Bu roman, çaresiz kalmış insanların kendi uydurdukları mitlere, efsanelere, rivayetlere, kendilerinin de bir süre sonra nasıl inandıklarını anlatıyor. Sevdikleri, destek verdikleri, küçücük bir iyilik gördükleri kişiyi nasıl ermiş seviyesine çıkardıklarını anlatıyor.
Bilinçli ya da bilinçsiz bir beşere böyle olağanüstü güçler atfetmek, ne kadar çaresiz olduğumuzun kanıtı değil midir? Bu tür manzaraları, günümüzde, kocaman kocaman şehirlerde bile görmüyor muyuz? Demek ki hala çaresizlik yanımızda.
Yaşar Kemal yazar da önerilmez mı?
Keyifle okuyun.