Gönderi

88 syf.
·
Not rated
Sezonluk Değildir Dostluklar.
Bazı zamanlar takılıp düşüyorum, canım acıyor, kimseler ile paylaşamıyorum. Demek istediklerimi ben susayım onlar anlasın istiyorum. Acaba öyle mi avutuyorum kendimi ? Düştüğüm yerden kaldırılmak , duymak istediklerimi değil de hissedebildiklerimi hissettiren kimseler ile olmak istiyorum. İşte tam da bu anlara takıldığım bir zamanda postacı kapımı çaldı ve elinde bir koli. Gerçi haberdarım artık telefonuma gelen sms ile kolimi anlık takip etme şansım var. Haberdar olamadığım , hayalini bile kurmayı beceremediğim husus ise kolinin muhteviyatı, yaşattığı mahcubiyet duygusu. Koskocaman bir kalp kutu içerinde serpilmiş kuru çiçekler arasında kitaplar, özene bezene elde hazırlanmış defterler ve ne olduklarını açıklamak istemediğim onlarca hediye ( Eylül bağışla, talepler çok olur diye gizlilik esası uygulamak istiyorum).
Eylül Türk
Eylül Türk
hediyenin zerafeti öylesine etkiledi ki beni bu yaşıma geldim hiçbir Allah’ın kulu kalp temalı bir hediye vermedi bana, sanırım benden kaynaklı bir sıkıntı:) Her hecesini yüreğimin bir köşesine sabitleyip sakladığım mektup; ellerimi, kollarımı ve nefesimi aldı. Onlarca, yüzlerce binlerce kez teşekkür etsem de sevincimi anlatmamda yetersiz kalacak tüm minnettarlıklar. ‘’ nedir bi bir elin sıcaklığı içimdeki bu fazla yıldızları söndüremedikten sonra hatırlamak sözgelimi temmuzda ilkyaz elmaları martta mormenekşeleri nisandaki hanımellerini hatırlayabilir mi’’ Yazmış Musatafa Akar ‘’Dunak ‘’ başlıklı şiirinde . Daha da çok çok güzel dizeleri var. Bir röportajında neden ‘’ Tenezzül ‘’ diye sorulduğunda verdiği cevaplar ise tam şaire yakışır bir kalitede; ‘’Ayrıca kitabın adını da merak ediyorum. Neden Tenezzül? Çünkü neredeyse modern zamanlarda şiir yazmak tenezzülen bir hal aldı. İnsanlar şiire yaklaşırken artık isteksizler. Şuur dersen hak getire. Bu kavramların adı da değişti, değişiyor artık. Siz de kalkmışsınız bu ortamda şiir yazıp, insanlara da uzatıyorsunuz , al oku diye. Böyle bir şey.’’ Tenezzül??? Üyeliğim, bir kaç gün sonra beş yılı bitirip altıncı yıla giriyor. Daha kaç sene devam eder, ömrüm olur mu? Sabrım olur mu? Nasip olur mu ? Bilinmez. Gerçi iki sene kadar bir ara vermişliğim var, sanki çok umursanmış gibi ‘’ Fare dağa küsmüş de dağın haberi olmamış’’ misali. Hepimizin ayrı ayrı dünyaları var burası ise ortak bir dünya bizim için. Karşımdakini olduğu gibi kabul ederek duygusal sıkıntılar yaşamadan olmaya çalıştığım ortam. Bu sitede bulunmaktan zevk aldığım anlar ve tanımaktan mutlu olduğum okurlar öyle çok ki ; Mesela en zevk aldığım , ısrarla ve anlamsız mesajlar gönderip cevap vermediğim zaman ''Ukala'' yazan, ardından da bu kişilerce hiç bir açıklama yapmadan engellendiğim andır. Tenezzül etmediğim önyargısı oluşuyor nedensiz anlamsızca. Tam da bu zamanda , kendimi kraliçe gibi hissediyorum:)) Tenezzül edip takip edenler, takip edilip edilmediğini tenezzülsüzlük algısıyla takibi bırakanlar. Hazırlanan iletilerdeki listelere uygun görüp ismimi yazanlar, uygun görmeyip yazmayanlar. Tesadüfen denk gelip tanıştıklarım, özellikle randevulaşıp buluştuklarım, telefonla görüştüklerim, birbirimize numaralarımızı verip bir kere bile mesajlaşmadıklarım . Bazen günde defalarca kez görüştüklerim, sabah akşam dertleştiklerim bir anda iletişimimiz kesilse de gönülden kopmadığımıza inandıklarım. Unutulmuş olsam da unutamadıklarım, baya bir zamandır buralarda olmayıp acaba geri geldi mi diye siteye her girişimde sayfasına umutla, özlemle baktıklarım. Ahh çok erken gelmişim dünyaya, şimdi onun yaşında olmak vardı be dediklerim. Geç kalmışım bir yirmi sene önce tanısaymışım tüh diye hayıflandıklarım. Özelden yazıp, meraktan en azından bir fotoğrafımı görmek isteyip görünce hayal kırıklığı sonrası geri dönüş yapmayanlar. Hani biraz daha muhabbet etmeye devam etsek , hiç birimiz masum değiliz kabul edelim aklımızda yüreğimizde onlarca fikir besleyip, (inkar edemem vazgeçemediğim muhteşem bir demodeliğim var )bir adım daha atmaktan ürperip , kaybolmaktan korkarak az ötede kalalım dediklerim. Çocuklarım kadar sevdiklerim, akrabamdan öte gördüklerim . Allah'ın sevgili kuluymuşum ki sevmeyi öğrendim de; Varlıklarından rahatsız olduğum, aynı ortamda bulunmaktan nefret etmeye kadar varan duygularımı yenmeme vesile olarak kendi nefis mücadelemi kazandıranlar. Ama asıl haz; Nerelidir, hangi inanca sahiptir? Genç midir yaşlı mısır? Güzel midir çirkin midir? Diline, dinine , medeni haline, memleketine ya da mesleğine takılmadan deli gibi takip ettiğim, sürekli profiline girip öğreneceğim yeni neler var diye incelediğim, paylaşımlarına tekrar tekrar bakmaktan sıkılmadığım, mesaj atınca mutlu olduğum , cevap vermediğinde üzüldüğüm , yüzünü görmek için can attığım, sesini duymak için gün saydığım, hatta hayalimde canlandırdığım isim sayamayacağım, hele ki ufacık minicik güzel bir laf ederek günümün güzel geçmesine sebep olan , kendisinin bende bulunduğu yeri az çok bilen bir sürü dost var burada. Tenezzülü eksiltip, artan yürek dolusu dostluklarda buluşmak üzere ; Keyifli okumalarınız olsun.
Tenezzül
TenezzülMustafa Akar · Profil Yayınları · 201542 okunma
··
265 views
12 öğeden 11 ile 12 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.