Ahhh nereden başlasam acaba kitabı okuyalı bir ay oldu ama ben ancak yorumlayabiliyorum. Ekimin ilk haftası okudum ve ay boyunca okuduğum tek kitap oldu. Ve kendimi en tembel hissettiğim bir ay ilan ediyorum.
Gelelim kitap yorumuma; genellikle okuduğum kitap tarzından farklı bu tarz pek okumasam da yazarın kitapları her zaman takibimde yer alıyor.
Serinin dördüncü kitabı hiç beklemediğim bir finalle son buluyor. Kısaca konusundan bahsetmek gerekirse; 444 basamaktan oluşan Santa Ana Tepesi, Ekvador Quayaquil’deki en etkileyici yerlerden biridir. Ve bir gün 382. basamakta ardında hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolan Amerikalı turist Sheila Ross gündeme bomba gibi düşer. Kadının kaybolduğu günün sabahında konuştuğu İtalyan adam, Doktor Claps’in okyanusları aşmasına yetecek ipucunu ona vermiştir. Yalnız Claps’ın bu görevi kabul etmesindeki asıl amaç, iki yıl önce ellerinden kaçıp giden, çoklu kişilik bozukluğu yaşayan acımasız katil Riondino’yu bulma umududur.
Kitabı okurken elimden bırakamadım bir sonraki sayfada ne olacak merakıyla bir solukta okuyup bitirdim.