İslamiyet öncesi Arap toplumunda ilahi varlıkların sayısı ve her birine verilen önem kabileden kabileye değişmekteydi. Bunların en önemlileri ise bütün Arap Yarımadası'nda saygınlık kazanmış olan Allah (el-ilah)'tır. İlahi ve kutsal dünyayı en yüksek şeklinde benliğinde toplayan Allah, evrenin yaratıcısı kabul edilirdi.
Araplar putları, en büyük yaratıcı gördükleri Allah adlı tanrıya aracı olarak görüyorlardı. Bu yüzde Arapların itirazları Allah adlı tanrı değil, putların yerine kendisini aracı yapan Muhammed'e dir. Araplar Allah adlı tanrı ile kendileri arasında insandan bir aracı olmasını istemiyorlardı. İnsandan aracı olduğu zaman, aracı kişinin bu durumu kendi çıkarları için kullanacağını biliyorlardı. Görüşlerinde de haklıydılar. Çünkü, Muhammed, Allah adlı tanrıyı, kendisi için nikah memuru yapmış, (Ahzab 37), kendisi için bedava kadın ayarlatmış, (Ahzab 50), çocuk yaşta evlendiği eşlerinden Ayşe'nin zina iftirasına uğraması üzerine aklama aracı olarak kullanmıştır. (Nur 11-24). Kitabı okurken değerlendirmeyi, İslami bilgiler eşliğinde yapmak daha faydalı olacatır.