Bu hususta Atsız’ın meşhur “Nurculuk Denen Sayıklama” adlı yazısı, Türkçülerin Nurculuğa bakışlarında bir rehber ve referans noktası olması açısından oldukça önemlidir. Atsız bu yazısında Nurcuları “Saîd-i Nursî’nin o çetrefil ve cahil Kürt Türkçesiyle yazdığı risaleleri atom fiziği ve Einstein nazariyesi okur gibi toplanıp okuyan bir yığın zavallı”; Risale-i Nur adlı yayınları “Kürt hamallarının fikir seviyesinde” yazılmış kitaplar; Said Nursî’yi ise “cahil bir Kürt” ve Kürt milliyetçisi olarak tarif etmektedir. Esasen Atsız, “Said Nursî’nin Kürtçü fikirlerini Müslümanlık ve
Nurculuk etiketiyle insanlara sunarak onları kandırmaya çalıştığına” inanıyordu. Meselâ Nursî’nin, müritlerine doğacak çocuklarının dinsiz olma ihtimâli olduğu için evlenmeyi ve çocuk yapmayı yasak ettiğini, şehirli Türk’ün bu kurala uymasına karşın dağda yaşayan Kürt’ün bu “ilâhî buyruk”tan habersiz olarak çoğalacağını yazıyordu. Böylece Türk soyunun nüfus itibariyle sürekli azalması, Kürtlerin ise çoğalması sağlanacak; Şeyh Said’in yapamadığını Said Nursî yapacaktı. Son olarak, Türkçülük ile Nurculuğu kıyaslayarak Türkçülüğün insanlara hiçbir şey vaat etmediğini, Nurculuğun ise cennet vaadinde bulunduğu ve aslında “materyalist” olan kimselerin elbette
Nurculuğu tercih edeceğini söyleyen Atsız, nasıl olup da Said Nursî gibi bir kimsenin peşinden gittiğini anlamadığı yüzbinlerce insana şöyle sesleniyordu: Siz, Türk ve Müslüman mısınız? Türkseniz, hangi sebeple cahil bir Kürd’ün ardından gidiyor, onun telkinleriyle kendi ırkınızı, kendi dilinizi hor görüyorsunuz. Aranızda
“Türkçe de dil mi?” diyen ahmaklar, resmî dilin Arapça olmasını isteyen hainler var. Siz ne biçim bir Müslümansınız ki, cahil bir Kürd’ün telkini ile evlenmeyi lânetliyor, dinsiz çocuklar yetişir de günaha gireriz diye bekâr kalmaya azmediyorsunuz? Putperest olduğunuzun farkında değil misiniz? Bir cahil Kürd’ün sakalını, tırnaklarını, abdest aldığı suyu kutsal emanetler gibi saklamak hangi Müslümanlığın, hangi insanlığın, hangi temizlik kaidesinin, hangi şuurun işidir? Uyanın! Radyoyu melekle açıklamaya kalkan bir budalanın
müridi olarak eşe dosta, dosta düşmana karşı gülünç olmayın. Müslümanlık, temeli atılmış,
büyük bilginlerini yetiştirmiş, tedvin olunmuş bir dindir. Onun yenibaştan açıklanması için
Kürt Said gibi maskaralara ihtiyaç yoktur!
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.