Savaşın Esmer Kızına!!
Kavuşmak için illa dağları delmek mi gerekir!!
Gerekmediğini biliyorsun.
Çünkü benim o dağları çoktan deldimi en iyi sen biliyorsun.!!
Gene bir yerlerden hasretin fısıldıyor beynimi delercesine yüreğime !!
Neyse ki O vahşi, erkeksi, çılgınca tavırların teselli ediyor beni.
Seninle tehlikeli ve yine hep tehlikeli arasında yaşadım ve yine her ne kadar yaşayamıyorsak bile seni yaşadığima pişman diğlim ve sanırım hiç bir zaman da pişman olmayacağım.
Hatta ben yaşadığımız onca tehlikelere rağmen hiç uslanmadım diyebilirim ve acı'da olsa hala bazı şeyleri yaşıyor ve yaşanan bazı şeylerin özlemini'de yaşıyorum.
Sanırım bu senle bir olmakla alakalı bir durum, senden kopamıyor, ayrılamıyorum.
İçten gelen bir şey olmalı, bu durum hoşuma gidiyor.
O asi, ölümsüz, zoraki ve tehlikeli varliğindandir! sana tutkuyla, zevkle , korkusuzca ve kuşkusuzca her zaman sevmekte hep ileri dedirten korkusuz bir istek bir parça, bir parçandır, bir parçamsın.
Ama seni yanlız ve de serbest bırakmak düşündüğümden daha çok hatta hiç düşünmediğim kadar tehlikeliymiş, bu yüzden kendimi affedemiyorum.
Yapmam gereken şeyi acı da olsa yapmak zorundaydım, yaşananlar karşısında seçimlerimi düşünmeni ve beni anlamanı istiyorum.
Hatırlarsan ikimizin ortak kararıydı kimse kimseye ve hiç bir şeye alışmicak, benzemicek !! Ve ben bazen Kendimi felce uğramış gibi hissediyorum ve benzetiyorum.
Ama bazende ikimizin yararına, bunları ben istedim, bunlar benim kararlarım, bu sonucu ben istedim, benim tercihimdi, böyle istedim, tam istediğim noktadayız, istedigim yerdeyiz dedigim, zalimce düşünmüyor diğilim!.
Ve yine bazen de varlığımı terk ettiğim herşeyin ilk ve son bulduğu noktaya gitmek istiyorum ve gidiyorum!. Yaşamak istiyorum ve yaşamak isterken yine aklıma sen geliyorsun ve tam o esnada birkez daha intihar edercesine yine yaşamaktan vazgeçerek kendimi zamanın o zalim bekleme akıntılarına bırakıyorum. İkimizde biliyoruz ki beklemek hiç bir şeyi değiştirmez savaşta olduğu gibi birbirine düşman iki grubun savunmayı red edip surekli hareket halinde birbirlerini arayan hayatta kalmak için dünyayı yok edercesine çarpıştığını. Ama her neyse sen ve ben düşman diğliz!!. Yabancı da diğliz!! Ve yüreğimi daraltan ve şimdi görünen kısmıyla yüzleşiyoruz! artık sen ve ben dostta diğliz.!!
Dahada acısı ve devamı" birleşmiyoruz, yüzleşmiyoruz, birbirimizi soramıyoruz , aynı sokakta yürüyemiyoruz, aynı şehir de yaşıyamıyoruz ve yine ve böyle devam ederse en acı tabloyla karşılaşmamamız imkansız ve kaçınılmaz olacak" birbirimizin mutlu olduğunu asla goremicez, duyamicaz, bilemicez.
Seninle Kavuşmanın her ne kadar imkansız olduğu gözüksede ben imkânsız olduğuna inanmıyorum ve böyle bir düşünceyi red edip bin bir sabırla seni ömrüm boyunca beklemeyi göhsümde bir ateş taşırcasına özlemini taşıyor ve senle bir ihtimalde olsa birleşmek için beklemeyi göze alıyorum.
Ve benim tek istediğim bir an önce sağlam kararlar alıp kendini vijdan azabından, benide bilinç azabından kurtarmak için, savaşta olduğu gibi ne pahasına olursa olsun bedelini ödediğimizi yaşamak için, bir an önce bana ilerlemen.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.