Gönderi

160 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
"Hayâlin Derinlikleri" (...)Bu dünyada her ne varsa benim sıfatımdır. Ben olmasam bir şey olmazdı. Her şey benle var olmakta. Ben hep’im ya da hiç’im. Ben hiç’im ya da hep. Zaten hiç ile hep, tek gözlü, tek şeydir. Ancak cahil kalabalıklar bir şeyi iki adla anıyorlar! A’mâk-ı Hayâl kitabında Ahmed Hilmi Bey, roman kahramanı Raci’nin kişiliğinde felsefenin insanı gerçek mutluluğa ulaştıramayacağını göstermek istemiştir. Raci, hayatı ve hayatta olma nedenlerini sorgulayarak çevresinden edindiği bilgilerin cevap niteliğinde olmadığını görür. Araştırdığı bilimler, dinler, felsefeler ya da farklı inançlar Raci için anlam ifade etmez. Neden sonra bir gün Aynalı Baba ile karşılaşır. Ondan çok etkilenir. Ona göre gerçek mutluluk, Allaha varmak ve Evren ile Yaratıcı arasında bağı kurarak bu ilişkiyi bütünlemektir... Yazıldığı dönem itibariyle,felsefenin insanda açmış olduğu yaralara bir tiryak olarak yazdığı eserine tam not veremedim. Birbirini takip eden bölümler sanki birbirini tamamlayamamış bir bütünlük oluşturulamamıştı. Bu düşüncem belkide benim yetersiz idrakimden de kaynaklanmış olabilir. Okumalı mıyız? Tabiki okunmaya değer bir eser. Keyifli okumalar..
A'mak-ı Hayal
A'mak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Sis Yayıncılık · 201217bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.