Yazarımızın- Marijane Satrapi- kendi yaşamını çarpıcı bir şekilde ele almış olduğu bu romanda gerçekten çok etkileyici öğeler var. Yaşanılanların gerçek olduğundan mıdır? Yazarın etkileyici bir şekilde karşıdakine aktarma yeteneğinden midir bilinmez? Kitap çizgi roman şeklinde basılmış. Çizgi roman diyince aklımıza hep uçmalı kaçmalı üstün yetenekli insalar geliyor. Haksız da değiliz nitekim. Fakat bilemiyorum ya Satrapi'nin yazdığı bu kitaba bakarak gerçekten uçmalı kaçmalı olmadan gerçeklere dayalı da çizgi romanlar yazılabilir diyorum çünkü bunu başarmış. :) Düşünce özgürlüğünü yansıtan tamamen hümanist bir kitap . Eğer okumadıysanız gerçekten okumalısınız. *Minik Bir Özet* Roman Iran'da yaşayan aynı zamanda kahramanımızda olan yazarımızın öyküsü. Türban takma zorunluluğuyla başlıyor. Çocuklara empoze edilmeye çalışılan fakat hicbir bilinç verilmeden ellerine tutuşturulan türbanlar... Daha sonra harem uygulamalarına geçiliyor. Yazarımızın ailesinin karşı çıkması ve annesinin karşı karşıya kaldığı tehlikeler... Minik , kendini peygamber sanan bir kızla karşılaşıyoruz kitapta :) Biliyordum ben son peygamberdim diyor :) çünkü evde çalışan kadın onunla aynı masada yemek yiyemiyormus, çünkü büyük annesinin dizleri hep ağrıyormuş. Çok saf düşünen minik şirin bir kız. :) Bu küçük kızın normal olarak betimlenebicek hayatı bi anda kara çarşafla, bombalarla çevriliyor. Aslında İran'da meydana gelen anî rejim değişikliğinin bir çocuk gözünden anlatımı. Gurbete gitmek zorunda kalan ve kendini bulmak için bir sürü badireler atlatan küçük bir kız çocuğu. İran halkının sesi olmaya çalışmış bir yazar Marijane Satrapi .

PersepolisMarjane Satrapi · Panama Yayıncılık · 20171,954 okunma

·

30 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yakamoz