Gönderi

160 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Aslında bu kadar uzun sürede okunamayacak kadar akıcı ve güzel bir roman. Ancak bazı rahatsızlıklarım yüzünden okuyamadım ve bu nedenle okunması gereken süreden fazlasını aldı. Jack London yine öylesine güzel bir hikaye bırakmıştı ki avuçlarımıza. Jack London’ı özellikle Martin Eden ile tanıdık hepimiz. Muhakkak okunması gereken; tutkuyu, azmi, hırsı, sınıf farkını, hayal kırıklığını ve aşkı ne de güzel anlatmıştı Martin Eden’da. Ama şimdi anlıyorum ki, Jack London’u Martin Eden ile değil diğer kitapları ile okumaya başlamalıymışız. Kronolojik olarak demek istemiyorum. Martin Eden bir zirve ise yazarın romanlarında o zirvenin basamaklarını atlamadan çıkmalıyız diye düşünüyorum. Bu kitapta London, ergenlik döneminde bir gencin okul hayatından uzaklaşıp denizde bir serüven yaşamasını ve bunun hayatına kattığı değişiklikleri anlatıyor diyebiliriz kısaca. Denizin Çağrısı’ndan hiç bir bölüm paylaşamadım çünkü, yazar tamamen olay odaklı anlatıyordu. Hiç bir çıkarım yapamayacağım bu hikayeden diye düşünürken serbest vuruşla golü attı ve bir kez daha neden “Jack London” olduğunu gösterdi. Alıntı: “Dünyadaki bütün paralar bir araya gelse satın alamaz insan yaşamını. Boşuna harcanmış, ziyan edilmiş bir yaşamın yerini de tutamaz hiçbir para. Kısır kalmış, kırılmış, çirkinleşmiş bir yaşamı güzelleştiremez, onaramaz, yeşertemez para. “
Denizin Çağrısı
Denizin ÇağrısıJack London · Can Yayınları · 20232,500 okunma
·
3 görüntüleme
Esen yel