Örneğin, hayatlarını 37 saatlik vardiyalarla mahveden yükleyicileri, fabrikalardaki kadınları, çamaşırcıları, dizgicileri ya da zorlu, doğal olmayan koşullarda yaşayan, monoton, aptallaştıran ve köleliğe benzer işlerle uğraşan milyonlarca insanı görüyorsunuz ve doğal olarak soruyorsunuz: Bu insanları bu duruma ne getirdi? Ve bu durumdan nasıl kurtulabilirler? Ve bilim bu sorulara şöyle yanıt veriyor: İnsanların bu durumda olmalarının sebebi, demiryolunun o şirkete ait olması, ipek fabrikasının o adama, bütün dökümhanelerin, fabrikaların, matbaaların ve çamaşırhanelerin kapitalistlere ait olmasıdır. Ve bu durumu işçiler ancak sendikalar ve kooperatifler kurup, grevler düzenleyip ve devlette etkili olup patronların üzerinde baskı yaparak, önce daha kısa çalışma saatleri ve daha yüksek maaşlar elde etmeyle ve son olarak da üretim araçlarını ele geçirerek düzeltebilirler. Ve bundan sonra da her şey güzel olacaktır. Bu sırada ise, düzen bu şekilde devam etmelidir ve hiçbir şeyi değiştirmeye gerek yoktur.