Gönderi

Yüzyıllar boyu Osmanlı idaresi altında, Ortodoks kimliği ile gerek dini gerekse sosyal yaşantılarını özgürce yerine getirebilen Rumlar, 18. yy.'ın sonundan itibaren başta Rusya olmak üzere yabancı devletlerin müdahaleleri sonucu elde ettikleri ekonomik gücün yanı sıra, batı ile kurulan temaslar sonucunda Avrupa'da yaşanan siyasi ve sosyal gelişmelerle ortaya çıkan milliyetçilik ve bağımsızlık gibi yeni fikirlerle de tanışmışlardır. Yaşanan tüm bu gelişmelerin sonucunda ise, yine doğrudan dış müdahalelerin etkisiyle Osmanlı'dan ayrılarak milli bir kimlik ile oluşturulan ilk toprak parçası olma özelliğiyle bağımsız bir Yunanistan devleti ortaya çıkmıştır. Yunanistan devleti kurulduktan sonra topraklarını sürekli olarak Osmanlı devleti aleyhinde kuzeye doğru genişletmeye çalışmıştır. Bu gaye çerçevesinde 1912 yılında Makedonya ve B alkanlar'da yaşanan bunalımları takiben ortaya çıkan Balkan savaşlarının (1912-1913) sonunda ilhak edilen Girit Adası dahil olmak üzere, güney Epir, Selanik dahil Makedonya'nın önemli bir bölümü ve bazı Ege Adaları Yunanistan'ın eline geçmiştir. Böylece, 65.000 km2 olan Yunanistan yüz ölçümü 11 8.000 km2'ye, nüfusu da 2.666.000'den 4.363.000'e çıkmıştır. Ancak, Yunanistan Osmanlı İmparatorluğu'ndan biraz daha toprak koparmayı başarmışsa da, bu iktidarda bulunan Venizelos'un hayalindeki Yunanistan için yeterli değildir.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.