Hüyükten çok korkuyordu. Bu Deliboğa hüyüğü hep mezarlık. Eski, çok eski, yaşlı, Müslüm
Kocadan da yaşlı. Bir de bazı geceler bu hüyük var ya, bu hüyük ayağa kalkar yürürmüş. Boğalar gibi sabaha kadar böğürerek yürürmüş. Sabaha kadar böğürür yürürmüş... Tepesi kızınca... Bu hüyük bir eski, Müslüm Koca yaşında bir boğaymış, öldürmüşler... İşte bu köylüler ona kurşun sıkmışlar, o da buraya
düşüp kalmış. Buraya yığılmış. İşte, o da köylü görünce, kendisini öldürenleri görünce uyanır, böğürerek yürürmüş köylülerin üstüne. Köylüler de kapılarını kapatır, korkularından donlarına... Boğa şimdi kalksa, delirse, bir böğürse, bir böğürse, yeri göğü sallasa, sallasa... Köylüler de... Dün gece kurşun sıkanlar da...