Gönderi

Mehmet Akif Ersoy
Birlik ve kardeşliği bozmak için her türlü fitne ve fesadın kol gezdiği bir dönemde -6 Mart 1913- millî şairimiz haykırıyor: "Artık ey milleti merhume, sabah oldu uyan! Sana az geldi ezanlar diye ötsün mü bu çan? Ne Araplık ne de Türklük kalacak, aç gözünü! Dinle Peygamberi zîşânın ilahi sözünü. Türk Arapsız yaşayamaz, kim ki yaşar der delidir. Arap'ın Türk ise hem sağ gözü hem de sağ elidir. Veriniz baş başa, zira sonu hüsranı mübîn, Ne hilafet kalıyor ortada, billahi ne din! Medeniyet size çoktan beridir diş biliyor, Evvela parçalamak, sonra da yutmak diliyor. Arnavutlar size ibret olacakken hâlâ, Ne bu şûrîde siyaset ne bu fasit dava? Görmüyor gittiği yanlış yolu zannım çoğunuz, Size rehberlik eden haydudu artık kovunuz! Bunu benden duyunuz, ben ki Arnavut'um, Başka bir şey diyemem. İşte perişan yurdum!" MEHMET AKİF ERSOY' Tarih tekerrür etmemeli. Millî şairimiz "İstiklalimize sahip çıkıyoruz." diyenleri ve üst kimliğimiz "Türklük" kavramını örseleyenleri, bebek katiliyle müzakere masasında hayal etseydi acaba nasıl kahrolurdu, düşünmeliyiz.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.