Umuda yolculuk.
Bir insan neden doğup büyüdüğü, kendi topraklarından vatanından kaçıp gitmek istesin.
Kendi vatanında eksik olan nedir.
Bu soruların cevabı çeşitlilik gösterebilir.
Ama Kürtler için bu sorunun cevabı değişmez. Türkiye de yaşayan kürtler son çare olarak ilkeyi terk etme yoluna giderler. Nedenleri üzerinde bir kitap dahi yazılabilir. Size kısaca izah edeyim:
En başta tarihlerinde sürekli kırıma uğramış, ötelenmiş, dilleri yok sayılmış, kültürleri sürekli bir kırımdan geçirilmiş bir halk. Öte yandan bunca zülme rağmen kendi kültürlerini bir şekilde ayakta tutmayı başarmışlardır. Sadece bedenleri kırımdan geçmemiş, en büyük kırım dillerine olmuştur.
Misal yatılı okullara genellikle köyünde okul olmayanlar giderler. Ya yatılı okula gidersin yada büyük şehirlere gelip zamanında evinin bir sokak ötesinde okumuş devlete çalışan birilerinin amelesi, işçisi olursun. Bu kader cumhurriyet tarihinden bu yana değişmemiştir. Işte kendi toprağından(ailesinden, ırkından, kültüründen) kaçarak başka bir ülkeye gitmek isterler. Bazen hor görüyorum kaçanları kalıp savaşmak varken neden gidilir diye.
Sonra tekrar kendimi sorguluyor ve diyorum kaçmasın da ne yapsın.
Ülkenin sosyo-ekonomik yapısından bahsetmiyorum bile.
Kendilerini ifade edemiyor, sürekli bir tehtit altındalar. Bedenleri sürekli tutsak ediliyor. Hor görülüyor mengeneye konulup ya sev ya öl deniliyor. Kaçmasınlar da ne yapsınlar.
Ya bizdensin yada bizden olursan karnın doyar metaforuna küfürler yağdırıp kaçarak uzaklaşmak daha özgür, daha yaşanabilir bir umut yolculuğuna çıkıyorlar.
Kaçıyorlar diyorum çünkü; seni istemeyen ülke aynı zamanda kaçmana da müsade etmiyor.
Kaçmak için kanı beş para etmeyen insan kaçakçılarına büyük paralar ödeyip ülkeden uzaklaşmaya çabalıyorlar.
Kim bu insan kaçakçıları?
Nasıl götürüyorlar bu insanları?
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.