Gönderi

Masalını kaybetmek göze alınır şey değildi buralarda. Her kız, omzunda bir masalla doğardı. Masal yıllar içinde sahibine inat büyüyüp ağırlaşırdı. Gıdasız kalan, epeyce hastalık, çokça dayak gören çelimsiz boyunlara yüklendikçe yüklenirdi. Masalın yükünden kurtulmanın tek yolu, onu önce yüksek sesle kendine anlatıp sonra gerçek kılmaktı. Lakin bu gerçekleşmesi zor bir düştü. Boyun bir kere kırıldı mı, telafisi olmazdı. O incecik boyunlar kendileri gibi incecik bir sesle kırılırdı...
Sayfa 102
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.