Gönderi

Âlim ölünce kainat ağlar, zalim ölünce kainat rahat eder. 1- Bazı insanlar öldükten sonra onların dünyadaki yoklukları hissedilmez. Sanki hiç yaşamamış gibi olurlar. Ne eşleri onların ardından üzülür ne evlatları onların peşinden ağlar ne komşuları onların yokluğunu hisseder ne de bir canlı onların ardından bakakalır. Varlıkları ile yoklukları birdir onların. Arkalarından üzülecek hiç kimseleri yoktur. Zalimler ölünce durum böyledir. Firavun ve ordusu denizde boğulunca canlı cansız hiç kimse ağlamadı. Hangi şerli insan ölürse canlılar bile rahat eder. 2- Ama bazı insanlar da vardır ki, balıklar bile onun yokluğunu hisseder. Sokak hayvanları dahi onun peşinden üzülür. Tabiattaki canlılar bir boşluk hissederler. Bunlar dünyada hayırlı işler yapan kimselerdir. Tüm canlılara faydalı oldukları için öldüklerinde canlılar onun ardından üzülür. Hangi hayırlı insan da ölürse yokluğu tüm kainata hüzün katar. Alimin ölümü alemin ölümüdür. Alem, alimler ile ayaktadır. Denizdeki balık, havadaki kuş ve yabandaki yabani hayvanlar alimlerin vefatının ardından istiğfar talebinde bulunurlar. Alim, ne zaman avlanacağını, hangi hayvanların helal hangilerinin haram olduğunu öğretir. Alim, insanlar arasında adaleti sağlar. O, ölünce aslında adalet ölmüş olur. İnsanlar alimlere muhtaçtır. Dinlerini nasıl yaşayacaklarını alimlerden öğrenirler. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur: Yeryüzünde alim kalmayınca, insanlar cahil insanları kendilerine alim diye seçerler. Bu cahil alimlere sorular sorulunca, bunlar da bilmedikleri halde cevap verirler. Hem kendilerini doğru yoldan çıkarırlar hem de diğer insanları! Murat Padak
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.