Ve sen, kötü niyetli, bağnaz, dikkafalı derviş: kendi yüzüne bakıp bakıp ona secde ediyor, kendine benzediği için ona tapıyorsun... Ve sen, ölümsüz ruhun sarraflık yaptırdığı kimse: eşikte oturuyor, elini torbana daldırıp yoksula sadaka, Tanrı’ya ödünç para veriyorsun. Bir defter tutuyor, içi ne şöyle yazıyorsun: filan gün, falan saatte, filan miktar florin sadaka verdim. Tanrı’nın önünde açıp da, hesabını sunarak, ölümsüz milyonları toplayabilesin diye, hesap defterinin tabutuna konması için talimat veriyorsun...