Herkese merhaba size bir şey söyleyeyim mi? Ben muhteşem bir kitap okudum Kitapta bölüm bölüm, başlık başlık Kayıp Zamanın İzinde serisi analiz ediliyor, ben bu analiz esnasında acayip keyif aldım yer yer Proust hakkında söylenen cümlelerde gülmekten kendimi alamadım. Bazi bolumlerde çok güzel bilgiler edindim, kendi yaşantıma katacak bir çok güzellikler buldum. Daha önce de yazar hakkında "ukalâ" tabirini kullanmıştım o dönemde kitapları basılmadan örneklerini gönderdikleri arkadaşları da benimle aynı şeyi düşünmüşler. Bir iki küçük örnek vermek istiyorum Proust'un yazdıklarını yayınlayabilmesi icin bir arkadaşı yardım etmek istemiş ve romanın girişine bir göz atınca: "Sevgili dostum, belki de ben bir aptalım ama uyumaya çalışan bir adamın yatakta nasıl debelenip durduğunu anlatmak için neden otuz sayfa yazdığını pek anlayamıyorum." diye belirtmiş.
1921 yılindan sonra Proust'un yapıtlarından artık övgüyle söz edilirken; 27 yaşında, Roma'da yasayan çok güzel olduğunu söyleyen bir Amerikalı'dan mektup almış. Kadın mektubunda, son üç yıldır Proust'un yazdıklarını okumaktan başka bir iş yapmadığını belirtmiş ancak "yazdıklarınizdan tek kelime bile anlamadım, yapmacik olmaktan vazgeçip ayaklarınızı yere basın. Ne demek istediğinizi bana iki satırda özetleyin." şeklinde belirtmiş.
Ayrica kitapta Proust neyi neden anlatmak istemiş, neden bu kadar dolaylı, uzun uzadıya cümleler kurmuş, o uzun uzun anlatım içinde nasıl guzellikleri barındırıyor, Proust'un özel hayatında, arkadaşlık ilişkilerinde nasıldı?" gibi sorularin cevabını vermişbize Alain De Botton. Kayıp Zamanın Izinde serisini okuyanlar, okumayı düşünenlerin mutlaka okumasını tavsiye ederim. Yalniz kitabın baskısı ne yazıkki şuan yok sahaflardan araştırabilirsiniz. Bu kitabı okumama vesile olan, kitabı bulup bana gönderen
Kartal Han Yılmaz arkadaşıma da burdan tekrar teşekkür ederim. Herkese keyifli, huzurlu, mutlu, neşe dolu, bol okumalı., hayırlı bir gün diliyorum.