Gönderi

Anlattıkları başta Nusret olmak üzere hepsini de hayretler içinde bırakacak mahiyetteydi: - Biz her birimiz ayrı bir branşta okuyan üniversiteli talebeleriz. Maneviyat ve ahlâk bozukluğunun son hızla geliştiği memleketimizde imanlı atalarımıza lâyık evlâtlar olarak vatana, millete ve dinimize faydalı şekilde yetişmek gayesiyle kendimizi, derslerimizin yanı sıra imanî hakikatleri de okuyup, tetkik ederek yetiştirmek istiyoruz. Nitekim bu gayeyle haftada birkaç gün aramızda toplanmakta, islâmi ve imanî hakikatleri neşreden eserleri okuyarak, bilgi ve imanımızı kuvvetlendirmeye çalışmaktayız. Dün gece de bizim evde bir araya gelmiş, birimiz kitap okuyor, diğerlerimiz dinliyorduk. Birden kapı şiddetle çalınmaya başladı. Kapıyı açtığımızda üç dört silâhlı polisle, iki sivil memur içeri doluştular ve "Kanun namına sizi tevkif ediyoruz. Toplanın, bizimle beraber emniyete geleceksiniz" dediler. Hepimiz şaşırmıştık tabii. Ben sordum: "Peki ama bizim suçumuz ne? Gördüğünüz gibi burada arkadaşlarla birlikte kitap okuyorduk." Polislerden biri elimizdeki kitabı alıp, bazı sahifelerinden okumaya başladı. Sonra hayretle başını sallayarak... "Allah Allah" dedi. "Allah'tan, imandan, dinden bahseden kitaplar bunlar. Fakat mecburuz sizi götürmeye kardeşim. Çünkü hakkınızda ihbar var." Biz, hiçbir korkumuz olmadığı için mütebessim çehrelerle polislerin peşine takıldık ve emniyete geldik. Bir sürü sorgudan sonra dün geceyi ve bu zamana kadar geçen saatleri nezarethanede geçirdik." Nusret, Hamdi'nin sözünü keserek: - Peki, dedi. Bu okuduğunuz kitaplar kanunen yasaklanmış kitaplar mıydı ki sizi tevkif ettiler? - Yok abicim, kat'iyyen. Her ne kadar bazılarında öyle gibi gösterilmek isteniyorsa da, okuduğumuz bu islâmi eserler yüzlerce mahkeme kararıyla üniversitelerde ders olarak okutulmaya lâyık faydalı eserler olarak vasıflandırılmış bulunmakta. Hamdi'nin bu izahı karşısında ortalığa derin bir sessizlik çöktü bir an... Mahkumlardan biri avazı çıktığı kadar bir şarkı söylemeye başladı: - Adaletin bu mu dünya, adaletin bu mu dünya?... Yanık sesli mahkuma uzun uzun baktıktan sonra: - Evet kardeşim ya, dünyanın adeleti budur işte... Gerçek adalet sahibi olan Allah-u Teala ise her şeyi ve bütün adaletsizlikleri görücü ve bilicidir. Onun adaletine sığınmak kadar güzel bir şey tasavvur edemiyorum...
Sayfa 517
·
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.