İnsanın kendine olan mahcubiyetiyle baş etmesi güç. Herkese ve her şeye verecek bir cevap illa ki bulunuyor ama içindeki sese hak verdiği an, ki buna vicdan deniyor, işte o zaman kabuğunun altına gizlediği ne varsa ortaya çıkıyor. Aceleyle toplanmış bir ev gibi benim de kabuğumun içi. Derli toplu görünen ama elini sürmeye kalkan olsa parmağına tozu bulaşacak kadar kirli... O yüzden kolay kolay kaldırmam o kabuğu ben. Kirim pasım görünsün istemem. İçimdeki sesi dinlemem. Ama bu gece, hak verdim içime. İçim haklı. İçim benden daha akıllı. İçim İz'i seviyor.