Ömer Zülfü Livaneli'nin okuduğum beşinci ve en çok beğendiğim kitabı oldu Serenad. Tür olarak sadece bir roman olabilir ama yoğun anlatımıyla Livaneli; yakın tarihimiz, yahudi soykırımı , Hitler Almanyası ve daha birçok konuda bizi aydınlatmakta. Verilen bilgiler mesaj niteliğinde ve okurun merakını kamçılıyor. Kendinizi sürekli bir şey araştırırken buluyorsunuz, en azından bende öyle oldu.( Samimi olmak gerekirse Maya ve Maximilian karakterlerinin bile gerçek olup olmadığını araştırdım, o kadar gerçekçi ki :) Kitap, özünde Alman asıllı Amerikalı bir profesör olan Maximillan Wagner'ın yaşadığı, oldukça acı olan hayat hikayesinin Maya Duran tarafından aktarılması olsa da Livaneli'nin verdiği genel mesajlar kitaba hakim. İster Yahudi, ister Müslüman, ister Hristiyan ya da ne olursanız olun her şeyden önce 'İnsan' sınız. Aynıyız hepimiz acı çekiyor, korkuyor, seviyor, doğuyor ve ölüyoruz bizi biz yapan yani İnsan olmamızın özünde bu gibi tabi haller varken sonradan kimliğimizi oluşturan din ve millet gibi kavramlar insanlığımızın önünde tutuluyor. Yüzlerce, binlerce insan sırf dini ve tercihi olmayan milletinden dolayı hayatından oluyor.İşte Serenad, insana insanlığını tekrar tekrar hatırlatan, hissettiren, düşündüren bir yapıda. Kitabın karakterleri çok baskın değil, mesaj ön planda tutulmuş. Maya anlatıcı kahramanımız olmasına rağmen ben Maya'ya pek ısınamadım, Maximillan ve Nadia' ya daha çok ısındım, sevdim belki de yaşadıkları zorluklar ve aşklarından dolayıdır. Maximillan ve Nadia 'ya ait bölümü okurken duygulanmamak o kadar zorki. Keşke Max' ın Nadia için yazmış olduğu serenad elimizde olsa da dinlesek diye bir hisse kapılırsınız. Ama Schubert'in Serenad'ı var siz o an hayal dünyanızda kurduğunuz Max ve Nadia'nın dünyasına götüren. youtu.be/ZpA0l2WB86E Bence okunması gereken bir kitap :)

SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020137,9bin okunma

·

7 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Serap Çağla