Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

175 syf.
·
Puan vermedi
Bir ev düşünün. Önünde rengârenk çiçeklere kucak açan bir bahçesi var. Her adımda bambaşka güzellikler taşıyan, insanı rüyalar âlemine götüren bir bahçe. Kim böyle bir evi olsun istemez ki? Aslında o ev, insanın ta kendisidir. Önündeki bahçe ise o insanın kişiliği. Bahçesinin rengârenk olması da insanların elindedir aslında, pek farkında olmasak da sahip olduğumuz zenginliğin. Peki, bahçemizi rengârenk yapan o zenginlikler nedir? Kır çiçekleri açsın istersen kapının hemen önünde, dürüstlüğü koyarsın zenginlik heybene. Bahar geliverir insanlığın kışa yenilmeye başladığı karanlık evrede. Yılmalara inat zora düştüğün her anda biraz azim ve biraz sabır koksun istersen evinin dört bir köşesinde buram buram, kardelen tohumları ekin bahçenize. Ve hatırlatsın size zorluklar ne derece güçse ödül de o kadar büyük olacaktır hayatta. Pes etmeden bekleyin gönlünüzde filizlenip sizi gülümsetmesini. Biraz fedakâr olun ve bahçenizin bir kısmını papatyalara verin. Güller gibi kokmasalar da görsel bir şölen sunacaklardır size tüm asilliğiyle Belki de rüzgâra karşı direnmeyi en iyi bilen gelincikleri getirip koyacaksınız başköşenize, kırmızı gelinliğiyle süzülsün diye öylece. Rengârenk çiçeklerle dolu bir bahçemiz var bizim. Sevgiyle büyüttüğümüz çeşit çeşit çiçeklerin yuvası bu bahçe. Kapısından girer girmez çok güzel bir atmosfere kapılıyor insan. Girişte dürüstlüğü temsilen bembeyaz kır çiçekleri karşılıyor sizi tertemiz, yalan değmemiş yüreğiyle. Dürüstlük olmazsa hiçbir iş düzgün olmaz çünkü. Geçiyorsunuz kır çiçeklerinin arasından. Siz yürüdükçe yüreğinizde de kır çiçekleri açıyor birer birer. Sonra kardelenler selamlıyor sizi. ‘Azmettim ve başardım’ dercesine gülümsüyor sımsıcak yüreğiyle. Kardelenleri görünce pes etmemeyi, azimle yaşamayı öğreniyorsunuz. Adım adım ilerlerken bahçede güllerin muhteşem kokusu gelmeye başlıyor. Sonra gülleri fark ediyorsunuz tüm güzellikleriyle. Dalına bir bülbül konmuş, güle şarkılar söyleyen. Kavuşmaları imkansız olsa dahi gülü sevmekten asla vazgeçmiyor bülbül. Aşkı, sevmeyi öğreniyorsunuz gülden, bülbülden. Sizi bekleyen çiçekler var daha. Gökkuşağını kıskandıracak güzellikte, el ele, yürek yüreğe vermiş rengârenk laleler var mesela. Onları izlemenizi istiyorlar her şeyden uzaklaşıp. Huzur veriyorlar adeta paslanmış yüreklere. Lalelerin yanından ayrılıp ilerliyorsunuz papatyalara doğru. Bir umutla eğilip kokluyorsunuz. Ama kokmuyor papatyalar. Birdenbire aklınıza geliyor papatyaların sadece koparılınca koktuğu. Fedakârlığı öğretiyor papatyalar. Bazen yapraklarını feda ederek falınıza bakar, bazen de canını feda ederek harika kokular yayar etrafa. Papatyalardan sonra gelincikleri görürsünüz. Gelincikler süzülürken kırmızı elbisesiyle, yaşamın güzelliğini görürsünüz onların ellerinde. Hayatı yeniden sever, yaşama sevincini bulursunuz içinizde. Artık bahçenin sonuna geldiniz. Dönün bir bakın arkanıza. Farklı farklı çiçekler bir aradayken nasıl da güzel duruyorlar. Nasıl da hayatın güzelliğini fısıldıyorlar benlikleriyle. Birlikteliğin, beraberliğin önemini anlatıyorlar insana. Hiçbir haksızlığa izin vermeden adaletleriyle yaşıyorlar bu gönül bahçesinde. Bizler yüreğimizi rengârenk bir bahçeye çevireceğiz atalarımızdan öğrendiğimiz ve evlatlarımıza miras kalacak olan insani değerlerle. Ben rengârenk yapacağım bahçemi, sen rengârenk yapacaksın bahçeni ve bu dünya şekillenecek bizim ellerimizde, buram buram kokan bahçelerle.
Hayat Güzeldir
Hayat GüzeldirMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20194,176 okunma
··
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.