Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

ASYADAN ANADOLUYA VAROLUŞ HİKAYESİ Kültür sözlük manası ile : bir toplumun duyuş ve düşünüş birliğini oluşturan, gelenek durumundaki her türlü yaşayış, düşünce ve sanat varlıklarının topu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir milleti millet yapan iki şey vardır. Birincisi dil ve ikinci olarak kültürüdür. Türk kültürü de olabildiğine çeşitli ve kendine has, inançlarının getirdiği veya değiştirdiği çok geniş bir kültür yelpazesine sahiptir. Yaşantısının her evresinde yüzlerce farklı kültür öğesi bulunur. Bu yazımızda Türklerin çok eskilerden bu yana inanışların getirisi olarak yaşatmış veya yaşatmaya devam ettiği çoğunun manasını yanlış bilmekte veyahut hiç bilmemekte olduğumuz kültür öğelerine değinilmiş ve manasına açıklık getirilmeye çalışılmıştır.( Not: Uygulamaların sayıları çok fazlaca olduğu için belli başlıları ele alınmıştır). Doğumdan, ölüme ve arasında gerçekleşen birçok olayda kendine has inanışları ve bu inanışlardan doğan Türk kimliğini belirleyen gelenek ve görenekler bulunur. Şimdi bunları sırasıyla açıklayalım: *DOGUM: Türk kültüründe doğum annenin gebe kalma istediğinden başlayarak, yüzlerce âdetin dinsel ve büyüsel sözlü yüzlerce işlemin hücumuna uğrayarak adeta onlar tarafından yönetilmektedir. Eski Türklerde çocuğu olmayan kadınlar Türbelere ve ağaçlara bez bağlamış ve bu olay Şamanizm inancından kalma bir uygulamadır. Ruh ve türbe inancı Şamanizm den İslamiyet’e geçilmesi ile nitelik değiştirmiştir. İslamiyet den sonra bu yatırlar aracı vaziyetine gelmiştir. Hamile kalmak için yapılan örnek bir uygulama: • Çocuğu olmayan kadın ısıtılan kızgın kuma oturtulursa çocuğu olacağına inanılır. Doğum esnasında yapılan örnek bir uygulama: • Kadının saç bağı çözülür ve kümes hayvanları dışarıya salınır.Bu uygulamada doğumun kolay geçeceğine inanılır. Doğum sonrasında yapılan örnek bir uygulama: • Loğusa kadının ve bebeği al-karısı v.b. kötü ruhlardan korumak için bebeğin ve annenin yataklarına kırmızı bez bağlanarak, yataklarının altına bıçak ve ayna konulur. *DÜĞÜN: Türk kültüründe düğün büyük öneme sahiptir. Burada da bir çok uygulama göze çarpmaktadır. İşte uygulamalardan birkaç düğün adetleri örnekleri : • Gelin eve girmeden evin eşiğine yağ, bal, mum , vb şeyler sürülür ve kapıya bir ip bağlanır ve gelinin bu ipi alnı ile kırıp içeri girmesi beklenir bunların manası kansız kurbandır. Bunun amacı ise inanışa göre her evin bir eşik iyesi bulunur yani evin koruyucu ruhudur. Yapılan uygumlalar ile bu ruha gelinin evin yeni üyesi olduğu tanıtılır. • Atların alnına ayna takılır, bayrak direğine ayna takılır ve tören yapılarak kurban kesilir ve dua edilir bu uygulamanın anlamı ata ruhlarına duyulan saygıyı temsil eder. *ÖLÜM: Belki de en fazla dini ritüel ve inanış uygulamasının bulunduğu durum olarak değerlendirilebilir.Türk inanışlarına göre ruhların ölmezliği söz konusu olduğu için ölüm anında ve sonrasında yine bir çok uygulama mevcuttur. İşte Türk kültüründe ölüm adetleri arasında en önemlilerinden bir kaçı: • Ölü kişinin yatağının altına ayna konulmasının sebebi kötü ruhların aynanın içine hapis olacağı düşüncesidir. • Ölünün üzerine veya yatağına konulan bıçağın veya demirin manası ise yine koruyucu unsur ile ilgili olup Türklerin ata mesleği olan demircilik yüzündendir. Mitik anlatımlara göre demiri Tanrı Türkler için gökten indirmiştir. • ölünün mezarına dikilen ağaç ise onun ruhunun diğer dünyaya daha kolay geçebilmesi içindir. Şimdi de hayatımızda sıkça kullandığımız ve gördüğümüz bazı nesne veya canlıların Türk kültürü açısından anlam ve önemine bakalım *ATEŞ • Türk kültüründe ateş tanrı ile insan arasında iletişim kuran bir araç olarak kabul edilmesinden dolayı kutsal kabul edilmiştir. Büyük Türk topluluklarının törenlerinde bir ateş yakıp bu vasıtayla göğe yani Tanrıya haber ulaştığına şahit olunur. • Arındırıcı, şifa veren, güç sağlayan ve bereket dağıtan, koruyan yönleri kültürümüz de yer almaktadır. • Ateş, süt, tuz Türk mitolojisinde kutsaldır bundan dolayı bunların verilmesi evin Kut’unun da verilmesi manasına gelir. *AĞAÇ • Türk kültüründe ağaç kozmik evrenin temsilcisi olarak düşünülmüş ve gökle yeri yeryüzüyle altını birbirine bağlayan bir geçiş kapısı olarak değerlendirilmiştir. • Kültürümüzde ölümsüzlüğü, hayatı, çoğalmayı, bereketi ve evreni temsil etmektedir. • Türklerde her ağaç kutsal sayılmamıştır. Kutsal sayılabilmesi için meyve vermeyen, yaprak dökmeyen, uzun ve gölgesi büyük olan ağaçlara kutsallık atfedilmiştir. *DAĞ • Dağ, Türk kültüründe iki şekilde karşımıza çıkar: -Ritüel fonksiyonu: kozmik evrenin modeli, kurban yeri olarak. -Sosyal fonksiyon: ata olarak görülen dağlar, vatan ve koruyucu olarak görülmektedir. • Dağların mistik özellikleri vardır mezarlar ve türbeler yüksek tepe ve dağların başına yapılır.
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.