1984 Londra'sının panoramasını çizen romanda yazar, her türlü duyguyu içeren insan beyninin bireysellikten kolektif bir hale getirilmesini tüm gerçekliğiyle ele alır. İnsanların hayatına hükmeden tele ekran ve düşünce polisi onları yaşamak için değil de ölmek için gün sayar hale getirir. Roman kahramanı Winston'un bireysellikten kolektifliğe evrimi Cengiz Aytmatov'un mankurt tipiyle benzerlik göstermektedir.
Yazılacak çok şey var fakat bu kadarla sınırlı kalsın. Mutlaka okunmalı diyebileceğim ve eser olarak adlandırabileceğim bir kitap..