Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

120 syf.
·
Puan vermedi
Osamu Dazai/ İnsanlığımı Yitirirken-Sel yay.-çev. Hüseyin Can Erkin En önce şu duygumu paylaşmalıyım: Japon yazarları okurken zorlanıyorum, nedenini bilmiyorum ama bir kan uyuşmazlığı var. Oysa Çinli Yazar Mo Yan’ın “Kızıl Darı Tarlaları”ını okurken çok keyif almıştım. Birbirlerine yakın kültürler diye bir karşılaştırma yaptım…her neyse, bu kişisel bir durum, şüphesiz… Osamu Dazai 1909’da doğup sadece otuz dokuz yıl hayatta kalmış ve nihayet intiharı seçerek yaşama veda etmiş bir yazar. Japonya’nın emperyal saldırganlığı seçtiği yıllarda yaşamış biri. İntiharının ardından kişisel evrakları arasında çok sayıda öykü ve roman taslağına rastlanmış. “Ben roman” tarzının önemli bir yazarı. Eserleri arasında “ Son Yıllar”, “Tsugaru”, “Batan Güneş” ve “ İnsanlığımı Yitirirken” sayılabilir. İnsanlığımı Yitirirken, otobiyografik bir roman, günce şeklinde bölümlere ayrılarak yazılmış. “ Yaşamım utançlarla doludur.” cümlesiyle başlıyor. Bu cümleyle başlayan bir romanın nasıl süreceği ve biteceği aşağı yukarı tahmin edilebilir. Söz konusu olan kişisel bir trajedi elbette. Kişisel trajediler genellikle iki boyutlu işlenir olur; birinde söz konusu trajedi büyük bir davayla, idealle, olayla, tarihle, toplumun tümüyle ilişkili bir biçimde gelişir ve kişisel trajedi genişleyerek herkesin trajedisine dönüşür. Bir diğerinde ise sınırları bireyin özel hikâyesini aşmayan bir biçimde işlenir ve bizim hikâyemiz de ikinci türde bir trajedi. Hikayenin genç kahramanı Ozmo, “ İnsan yaşamının ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.” diyerek başlar, yaşamını anlatmaya. Küçük bir çocukken yaşadığı aykırılık, yalnızlık ve uyum sorununu anlatmakla başlar. Baskıcı bir babanın hükmünün eziciliği mi, kendi varlığından getirdiği bir huy mu bilinmez ama sinik, kompleksli ve korkak biridir Ozmo. Bunu aşmak için türlü şaklabanlıklar yaparak çevresine karşı oynamaya başlar. Çoğu kez başarılı da olur. özellikle kızların onunla çok eğlendiğini ve onu beğendiğini söyler. Ancak bir kişi bile rol yaptığını anladığında ki bir gün birisi anlar; bu, onun yıkımı olur. Anında saklanır, utanır ve bütün savunma refleksleri kaybolur. Hikaye bundan sonra iki izlek üzerinden gelişir: Ozmo, hayata-topluma karşı tek silahı olan şaklabanca oyun oynama rolüne devam eder ve bunu içselleştirerek büyür. Bu arada bir şekilde kadınlar tarafından çokça talep edilen, sevilen biridir. Ki bu durum kişiliğini, yaşamını, trajedisini de belirler. Kadınlarla ilişkisi genellikle yıkıcı sonuçlarla biteceğinden romanın sonlarına doğru perişan haldeyken “kadınsız bir yer istiyorum, ben.” diye sayıklar. Diğer izlek de babadan aileden zengin bir çocuk olmasına rağmen, okulu bitirememesi, aykırılığı, uyumsuzluğu sebebiyle aileden dışlanması ve beş parasız yaşamaya çalışması ve üstelik azaptaki ruhunu teskin etmek için alkole sığınması şeklinde gelişir. Osamu Dazai, özyaşamöyküsel romanını geliştirirken kişisel bunalımını tam olarak sezdirmez. Yani sürekli çevresiyle olan bir uyumsuzluktan bahseder ancak bu uyumsuzluğun içeriği, kökeni konusunda okur tam tatmin olmaz. Bu bir felsefi uzlaşmazlık ya da bir çeşit nihilizm düşüncesi değildir, kişisel başarısızlıklar ise bu da yeterli sebep gibi görünmez. Ama sonuçta gün gün gelişen kişisel bir dekadansa şahitlik ederiz. Önüne gelen kadınla yatar, içki parası için dilenir, evine sığındığı-parasını yediği kadınlar karşısında alçalır, karısına tecavüz edilirken müdahale etmez falan… Osamu, bir müntehir yazar olarak kahramanına intihar girişimi de yaşatır ki bu aslında kendi intiharını tasarladığını da gösteriyor.. Yazarın yaşadığı yıllar, genel olarak bütün dünyada anlamsızlığın, hiçliğin, değer yitiminin, absürtlük boyutunda yaşamdan kaçışın da yoğun olarak yaşandığı yıllardı. Bu anlamda yazardaki intihar saplantısının bir sosyolojik, felsefi veya kişisel temeli de mevcuttu diyebiliriz. Sonuç olarak bu romanda, yazarın kişisel yaşamında çocukluktaki yalnızlığının, gençlikteki kopuşunun, geçim sıkıntısının, toplumsal ve siyasal gruplara dair yabancılık hissinin, aidiyetsizlik duygusunun, hastalıklarının, alkol bağımlılığının izlerini sürsek de bir taraftan da kadınlara, Marksistlere, kapitalistlere, toplum ve aile baskısına dair aforizmatik çıkarımlarının izlerini süreriz. Karar sizin, farklı kültürlerin ve içsel hikayelerin sırrına ermek veya bunlara tanık olmak isteyenler okumalıdır, derim…
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · Karakutu Yayınları · 200634,1bin okunma
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.