Gönderi
Okuma zevkinizi azaltabilecek cümleler bulunmaktadır, bu yüzden kitabı bitirince okursanız sevinirim.
İlk olarak elimde bu kadar uzun süre tuttuğum bu kitaba bu denli bağlanabileceğimi düşünmezdim. Nefes kesici bir hayat dersi saklıydı kitapta. Sabahattin Ali'yi çok okumuş bir insan değilim haliyle incelemedeki yanlışlarımı göz ardı ederseniz veyahut düzeltirseniz çok mesut olurum.
Ben konuya direkt olarak gireceğim. Emine Teyze ve ailesinin zor durumda olan bir kıza yaptıkları saygısızlıktı kanımca. Onu bir para aracı olarak görmeleri açıkçası beni üzdü çünkü o dönem piyano gibi bir müzik aletine ilginin çok yoğun olduğunu sanmıyorum. Bu yüzden Macide'nin yaptığı şey önemliydi. Fakat gel gelelim Macide'ye. Daha öncelerde yaşadığı "aşk" tufanını unutamamış yeni yerlere yelken açıyordu. Ömer ile yeni tanışmış olmalarına rağmen ruhlarının birbirine bağlı olduğunu hissediyorlardı fakat bu demek değil ki zora düştüğünde yeni tanıdığın birine sığın. -Kitap olduğu için bu konunun üzerinde durmayacağım.- Ömer ise daha çocukluğunu atlatamamış bir delikanlı. Macide'yi evine götürürken büyük bir sorumluluk aldığını biliyordu ama yine de parasını har vurup harman savurdu.
Başlarda Nihat en sevdiğim karakterlerden birisi olsa da yaptığı yüzsüzlüklerden dolayı hem kendisini hem Ömer'i hem de birkaç talebeyi yaktı.
Değinmek istediğim yer aslında kitabın sonları. Ömer madem ki Macide'yi çok seviyordu, neden Ümit ile takıldı? Neden zaten onu adam etmeye çalışan bir kadına bunu yaptı? Macide her ne kadar uğraşsa da Ömer akıllanmadı. Ve son sahne... Yüreğim dağlandı. Bedri iyi bir arkadaştı. Bence Macide'ye abi gözüyle göz kulak oldu. Ve Ömer'in eninde sonunda gerçek benliğini bulacağına inanıyorum.
Hepinize iyi okumalar dilerim.
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.