Gönderi

160 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Nietzsche 25 yaşında yazmış olduğu bu ilk kitabında müzik ile tragedya'nın aslında aynı kaynaktan yani Grek Tanrıları Apollon ile Dionysos'tan geldiğini aktarıyor. Bu kitabı anlayabilmek için Grek edebiyatını sanatını ve Yunan mitolojisine bilmek gerekiyor. Yine daha iyi anlayabilmek için bu kitaptan önce okunması gereken kitapları sıralı şekilde şunlar: 1- Yunanlıların Trajik Çağında Felsefe 2- Yunan Tragedyası Üzerine İki Konferans 3- Diyonyssos Dithyrambosları Diyonysosça müziğin etkisi ile büyülenen insan, çevresine görüntü kıvılcımları saçar, burada en yüksek açılım hem tragedyadır hem de dramı özgü lirik şiirdir. Şarkı söyleyen kişinin bilincinin dolduran şey zihninde engellenmiş üzüntüler, acılar heyecanlardır. Bu durumlar şarkının bütününü dile getirir ve şiirin özünü oluşturur. Şiir ve müzik aslında acı çeken insanın usudur. Bu us ölümün ardından evrene doğru giderek tanrıya ulaşmayı sağlar. Tragedya'da da seyirci sahnede titreyen Tanrı görüntüsünü elinde olmadan bu maskelenmiş biçime çevirir onun gerçekliğini anlam bakımından gerçek olmayan düşsel bir varlığa dönüştürür. Bu şekilde evrenin nesneye tragedyaya bürünmüş halinin açık kolay anlaşılabilir hale gelmesini sağlayan yine Apollon'dur. Daha anlaşılır şekilde ifade edecek olursam Nietzsche diyor ki; acı, keder, hüzün, heyecan olmadan sanat ortaya çıkmaz. İnsanın yaşamıdan eksik olmayan bu duygularla başa çıkmak için müzik ve tragedya bizim için bir sığınma ve hayata tutunma aracıdır. Özellikle müzik ile insan Tanrı'nın tinselliğini, evrendeki belirsizliğini düşselleştirirek içinde hisseder ve tragedya ile de bunu nesneleştirerek somut hâle getirir. Nietzscehe'nin özellikle Euripides, Sokrates ve Platon' karşı getirdiği eleştirileri keyifle ve gülerek okudum. :) Üçüne de çok ağır ithamlarda bulunmuş. Euripides'in tiyatronun halkın anlayacağı şekilde yazılması gerektiğini söylemesinde "halk" diye bir sınıflama yapmasının aslında halka karşı bir aşağılama, kendisinin de kibirini içerdiğini ifade ediyor. Sokrates'in rasyonalizmini ve epistemolojisini eleştirirken Cinli Sokrates diye bahsetmesi ve Grek delikanlısı Platon'un da hocasına yaranmak için şiirlerini yaktığını, Sokrates'in peşinde köpek olduğunu, dile getirerek eleştiri de bulunması Nietzscehe'nin gençliğinin hoyrat cesaretini gösteriyor ama eleştirileri de boş eleştiriler değil tabi ki. Ayrıca Sokrates'in her zaman karşı çıktığı sofistlerden biri olduğunu hatta başında geldiğini ifade ederek ilk sofist olarak Sokrates'in de felsefesinin safsatadan, demogojiden ibaret olduğunu ima etmektedir
Müziğin Ruhundan Tragedyanın Doğuşu
Müziğin Ruhundan Tragedyanın DoğuşuFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 20021,637 okunma
·
114 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.