Gönderi

Allah’ın dilediğini yapması “Allah dilediğini yapar” demek haşa sağı solu belli olmaz demek midir? Yaptığında hiçbir kural, ilke, illet, hikmet yok mudur? Allah, Firavun ve Semud kavmini helak etmiştir. Haşa bunu keyfı olarak mı yapmıştır? Bu, Allah’a iftiradır. Helakın sebebi bellidir: Küfür ve yalanlama. Allah “Allah, yaptıklarından sorumlu değildir” buyurur. Bu, ilahî fillerin gelişi güzel olduğu anlamına gelmez. Allah’tan hiçkimse hesap soramasa ve Allah yaptığından sorumlu olmasa da ilahî fıillerin hepsi hikmetlidir. Allah, kendi fiilleri için prensip koymuştur. Bunların başında merhamet gelir: “Rabb’iniz kendine merhameti yazmıştır.” “Allah dilediğini yapar”, hayır yapamaz desek, aciz bir varlık olur. Soru şu: Yapamaz mı, yapmaz mı? Yapamaz dersek sanki onu dışarıdan engelleyen bir şey var demektir. Sanki öyle degil, böyle yapmak zorundadır gibi bir mana çıkıyor. Oysa Allah’ı icbar edecek hiçbir kuvvet yoktur. Allah dilediğini yapar. Herkesi cenette de koyabilir, cehenneme de. . . Ama hikmeti gereği böyle yapmaz. Yapamaz değil, yapmaz. O, hikmetli iş yapar. Hikmeti şu: O bazılarının cennete, bazılarının ise cehenneme gitmesini irade etmiştir. 0, böyle irade etmiş, başkası onu zorlayamaz. O’na hiçbir şey vacip değildir. Allah’in dilediği her şeyi yapabileceğinin delil şudur: Allah, üzerinde zorlayıcı hiçbir güç olmayan mutlak kudret sahibidir. Dolayısıyla O’nun yaptığı hiçbir şey kötü ve çirkin olarak nitelenemez. Bizden kaynaklanan bir fiilin “kötü” olarak nitelenmesi, bizim için belirlenen sınır ve kuralları çiğneyip bize yasak olan bir alana girmemizdendir. Allah ise başkasının mülküne veya emri altına bulunmadığından O’nun fiilleri asla kötülükle vasıflanamaz. Allah dilerse mesela Müslümanlara azap edip kafirleri cennet koyması caizdir, O’nun açısından bir kötülük değildir. Ancak bize kafirleri cezalandıracağını önceden bildirdiği için Allah’ın onları cennete koymayacağını söylüyoruz. Çünkü O’nun gerçekleşmeyecek bir şeyi haber vermesi söz konusu olamaz. (Eş’arî) Buradan anlaşılan şudur: Yani bu tür şeyler yapması Allah’ın irade ve kudreti düşünülünce caizdir, vacip değil. Ancak bu caiz olsa da Allah öyle yapmaz. Yapamaz değil, yapmaz. Çünkü yapmayacağını haber vermiştir. Mesele Allah için zorunluluğun olup olmadığıyla ilgilidir. Allah’a dışarıdan dayatılabilecek hiçbir zorunluluk yoktur, ancak o kendisini bazı ilkelerle baglâyabilir. Biz insanoğlunun Allah için “şöyle yapması zorunluluktur” demesi çirkin olup edep dışıdır. Ancak “Allah, şöyle yapacağım söylemiştir” demek gayet makul ve güzeldir. Belki de aynı şeyler ifade ediliyor, fakat Allah hakkında özenli dil kullanmak edebe daha uygundur. Rabb’imiz “İyilik Allah’tan, kötülük sizin nefsinizdendir” diyerek bu edebi aslında bize öğretmektedir. Biz “kötülük bizden ise iyilik de bizdendir” dediğimizde edebi ve haddi aşmış oluruz. Yoksa elbette “halk” yönüyle kötülük de iyilik de Allah’tan; “kesb” yönüyle kötülük de iyilik de insandandır.
·
7 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.